Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK), Suriye İnsan Hakları Örgütü (SNHR) ve SMDK Hukuk Bürosu ile birlikte Esed rejiminin son dönemde işlediği Duma katliamı hakkında
”Çarşıları En Yoğun Anında Vurmak” adıyla rapor yayımladı. Raporda, saldırıda hayatlarını kaybeden aralarında 11 çocuk ve 2 kadının yer aldığı 122 kişinin isim ve fotoğraflarına yer verildi. Saldırılarda en az 485 kişinin yaralandığı ifade edilirken bölgenin 2013’den beri rejimin ablukası altında tutulduğuna dikkati çekildi.
SNHR saha araştırmacısı Dr. Mecd Dalati’nin hazırladığı raporda Duma’daki içler acısı insani durum ve yaşam şartlarının zorluğuna işaret edildi. Raporda Şam kırsalındaki Doğu Guta bölgesinin en büyük beldesi olarak bilinin Duma’ya son günlerde rejimin savaş uçakları tarafından düzenlenen saldırılarda bölgeye 8 adet roket atılarak iki halk pazarı ve bir meskun mahallenin vurulduğu belirtildi.
Yaralıların tedavisine ve cerrahi operasyonuna katılan Dr. Mecd, kurbanların aileleriyle de iletişime geçerek hayatını kaybedenler hakkındaki bilgileri kayıt altına aldı. Bir çok görüşme yapan Dr. Mecd konuya ilişkin fotoğraf ve video kaydı gerçekleştirdi.
Dr Mecd şahit olduğu içler acısı tabloyu şöyle anlatıyor; ” Tek seferde Duma’dan 30’a yakın yaralı geldi. Yaralıların 5’i çocuktu, biri çok zor nefes alıp veriyordu ve oracıkta ölüverdi, hiç birşey yapamadık. Bir diğerini karnından ameliyata hazırlıyorduk maalesef bir kaç dakika sonra o da can verdi. Gelen cesetlerden birinin bağırsakları dışarıdaydı. Doktor arkadaşım ayağında çok kötü yaralanmış birinin ayağını tamamen kesmek zorunda kaldı. Çocuklardan birinin suratına şarapnel parçası saplanmış ve yüzü dağılmıştı”
Elde edilen verilere göre Esed rejiminin hedef aldığı halk pazarları ne saldırı anında ne de saldırıdan önce askeri üs ya da silah deposu değildi. Saldırıların pazarların en kalabalık olduğu zamanlarda yapıldığı belirtilen raporda, Esed güçlerinin en fazla sivil kaya yol açmak için kasıtlı olarak bu vakitleri seçtiği ifade edildi.
Esed rejiminin kendinin yerini alabilecek hiç bir örneğe tahammülü olmadığı ve saldırıların temelinde bunun yattığı ifade edilen raporda, devrimcilerin ellerindeki bölgelerin vurularak insanların oradan rejimin kontrolündeki nispeten daha güvenli bölgelere kaçmasının sağlanmaya çalışıldığı vurgulandı.
Raporda Esed rejiminin hiç bir şüpheye yer bırakmayacak şekilde BMGK’nın rasgele saldırı yapılmasını yasaklayan 2139 sayılı kararını ihlal ettiğine işaret edilerek, saldırıların hedefinde silahsız sivillerin olduğu ve bu ölçüde geniş çaplı saldırıların Beşşar Esed’in onayından geçerek yapılabileceği belirtildi. Beşşar Esed’in saldırılardan kişisel olarak sorumlu olduğu ifade edilen raporda Rusya, İran ve terörist Hizbullah örgütünün Esed rejimine silah, askeri mühimmat ve para sağlayarak saldırının tarafı olduklarının altı çizildi.
BM Güvenlik Konseyi’ne Esed rejiminin keyfi ve rastgele yaptığı bu saldırıların durdurulması ve rejime destek veren ülkelerin Esed’e silah ve mühimmat sağlamasının önüne geçilmesi için ek karar ve tedbir alması yönünde çağrıda bulunulan raporda, Suriye dosyanın Uluslararası Ceza Mahkesi’ne (UCM) sunularak Esed ve İran rejimlerini kapsayacak şekilde savaş suçu işleyenlerin cezalandırılmasını talep etti.