Basın ve hukukçulardan oluşan aktivistler iki aydır IŞİD kuşatması altındaki Deyri Zor’un Cevre ve Kusur bölge halkının yaşadığı sıkıntılara dikkati çekmek için ”Deyri Zor’dan Kuşatmayı Kaldırın” adıyla bir kampanya başlattı.
Kampanyaya ilişkin açıklama yapan aktivistler, sivilleri abluka altında tutmanın ne aklı selimin ne kanun ve hukukun ne de vicdanın kabul ettiğini söyleyerek, bu insanlık dışı uygulamanın derhal sona erdirilmesi amacını taşıdıklarını ifade etti.
Esed rejiminin bölgedeki insanları temel maddelerden ve iletişimden yoksun bırakarak, sivillere şantaj yapma ve sivillerden çıkar sağlama yoluna gittiğini belirten aktivistler, IŞİD örgütünün ve rejimin sivillere yönelik katliam yaptığını, onları kuşatma altına alarak aç bıraktığını, sivilleri savaşı alevlendirmenin bir aracı olarak kullandığını söyledi.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Resmi Sözcüsü Salim Muslat, uluslararası koalisyon güçlerine IŞİD’in Deyri Zor kuşatmasının kaldırılması için acil harekete geçmesi çağrısında bulunmuş, kuşatmanın Esed’in yöntemleriyle birebir örtüştüğüne dikkati çekerek, hem IŞİD’in hem de rejimin işlediği adam kaçırma, öldürme ve sivilleri kuşatma altında tutma gibi suçları kınamıştı.
Esed rejiminin yönetimde kalmak ve zorba yönetimini sürdürebilmek için sivillerin kanı üzerine kumar oynadığını söyleyen Muslat, rejimin savaş uçaklarının terör örgütü IŞİD’e hizmet ettiğini ve rejimin IŞİD’in Suriye’de yayılmasının önünü açtığını ifade etmişti.
Muslat, koalisyona yaptığı çağrıda ise Özgür Suriye Ordusu ile etkin bir yardımlaşmaya geçilmesini ve birlikte Suriyelilerin terörün elinden kurtarılmasını istemişti.
IŞİD terör örgütünün iki aydır kuşatma altında tuttuğu Deyri Zor’un Kusur ve Cevre bölgelerinde yaşayan çoğu mülteci yaklaşık 400 bin sivil, temel gıda ve ilaç yardımından mahrum bir şekilde yaşam mücadelesi veriyor. Esed rejimi ise bölgedeki askeri birimlerine elinde tuttuğu havalimanı üzerinden her türlü yardımı ulaştırabiliyor.