Basın Açıklaması
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK)
Basın Bürosu
21 Haziran 2019 Cuma
Suriye’de ziraat alanlarının yakılması savaş suçudur
Suriye’nin doğusundaki ve Badiye bölgesindeki ziraat alanlarında haftalardır devam eden yangınlar ve bu yangınların sebep olduğu maddi kayıplar, yeni bir ekonomik ve insani krizin habercisi. Yangınların çıktığı bölgelerin fazlalığı şüpheleri artırmaktadır. Bu yüzden bir an önce soruşturma başlatılılarak delillerin incelenmesi ve görgü tanıklarının dinlenmesi gerekmektedir.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) olarak, ziraat alanlarının kasten yakılmasının suç olduğunu ve terör eylemi olmakla beraber Suriye halkına karşı işlenen savaş suçlarının bir parçası olduğunu vurguluyoruz.
Yangınlar, Suriye için çok büyük önem arz eden ziraat mahsullerini yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bırakmaktadır. Bu yüzden uluslararası topluma, yangınların söndürülmesi ve yayılmasının engellenmesi için yardım eli uzatma çağrısı yapıyoruz.
Söz konusu yangınları çıkaranlar yaptıklarının Suriye halkının bütün kesimlerini ve ülkenin gıda güvenliğini hedef aldığını ve insanları açlığa mahkum edeceğini çok iyi bilmektedir.
SMDK olarak, yangınların çıkış sebebinin soruşturulması için Suriye Geçici Hükümeti’nin (SGH) de katılacağı bir soruşma komitesi kurulmasını gerektiğini düşünüyor ve bu konunun takipçisi olacağımızı bildirmek istiyoruz. Ziraat alanlarının yakılması suçuna karışan her kim olursa olsun bunun hesabını mutlaka vereceğini belirtmekle birlikte, bu konuda Suriye’nin doğusundaki emrivaki yönetim ve ona bağlı militanları esas sorumlu olarak görmekteyiz. Zira bu kişiler, gerek Türkiye’nin, gerekse Sivil Savunma Örgütü’nün (Beyaz Baretliler) yangınların söndürülmesine destek verme girişimlerini reddetmiştir.
Çıkan yangınların büyüklüğü ve on binlerce hektarlık alanların yanması büyük maddi kayıplara sebep olmuştur. Suriye halkının neden aç bırakılmak istendiğine dair herkesin kafasında soru işaretleri mevcuttur. Bölgedeki durum Birleşmiş Milletler’in (BM) ve finansör ülkelerin ciddiyetle duruma müdahale etmelerini ve yangınlardan zarar görenlerin zararını karşılamalarını zorunlu kılmaktadır.
Nüfuz sahibi ülkeler, Suriye’deki duruma dair sorumluluklarını anlamalıdır. Dünya, sorumluluklarını yerine getirip dünya barışını korumak için alınan uluslararası kararları uygulama noktasında kararlı olsaydı, Esed rejimi ve teröristlerin sebep olduğu bu insanlık dramı asla yaşanmazdı.