Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) adına Başkan Yardımcısı İkab Yahya, bugün bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Yahya, yaptığı açıklama şunları söyledi;
Suriye’deki bütün etkin ülkeler, şuanda İdlib’de yaşananların farkındadır. İdlib ve çevresine yönelik saldırıların şiddeti artmaya devam ediyor. İşgalci Rusya, Esed rejimi ve İran’a bağlı militanlar açıkça katliam ve savaş suçu işliyor. Sivil yerleşim alanları mümkün olan en büyük yıkımın meydana gelmesi ve mümkün olduğu kadar çok insanın göç etmesini sağlayacak şekilde yapılıyor. Rejim ve destekçileri, bir milyondan fazla sivilin göç etmesini hedefleyerek, bir tehcir planı uygulamaktadır.
Bugün burada konuşurken rejim ve destekçilerinin katliam ve tehcirleri devam ediyor. Ölü ve yaralı sayısı sürekli artıyor. Sivil Savunma ekipleri, zorlu şartlar altında sivillere yardım etmeye çalışıyor.
Kardeş Arap ülkelerini ve Suriye halkının bütün dostlarını İdlib’de yaşanan toplu katliamları engellemek için ellerinden gelen herşeyi yapmaya davet ediyoruz.
Esed rejimi ve işgalci güçler Rusya ve İran, bütün uluslararası çözümleri reddederek, terörün devam etmesini istemektedir. Birleşmiş Milletler (BM) kararlarını önemsemedikleri gibi uluslararası kanunları da çiğnemektedirler. Uluslararası toplum ise sorumluluklarını yerine getirmemektedir.
Sonu gelmeyen bombardımanların bedelini İdlib’deki 3 milyondan fazla sivil ödemektedir. İdlib’deki sivillerin yüzde 25’i çocuklardan, yüzde 51’i kadınlar oluşurken, savaşın en ağır yükünü kadınlar taşımaktadır.
Yıkımın boyutları oldukça büyüktür. Camiler, okullar, evler, ekmek fırınları, hastaneler, mülteci kampları ve su şebekeleri de bombardımanlardan nasibini almaktadır. BM Güvenlik Konseyinin, ikinci dünya savaşından sonra görülen en büyük insani felaket olan bu felaketi durdurma noktasında başarısız olması halinde, uluslararası kurumların halklar nezdindeki inandırıcılığı kaybolacaktır. Bunun etkileri ise kendisini birçok mecrada gösterecektir.
İşgalci Rusya ve Esed rejiminin saldırıları, Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi tarafından imzalanan ve Türkiye ile Rusya arasında ateşkesi takip edecek ortak bir komite kurulmasını ön gören 29 Aralık 2016 tarihli 3 anlaşmayı açıkça ihlal etmektedir. Bu anlaşmalar, Suriye’deki ateşkesi ihlal edenlerin cezalandırılmasını ön görmektedir.
Yaşananlar, Suriye’deki sivillerin korunması ve BM’nin inandırıcılığının kurtarılması için gerekli tedbirlerin alınmasını zorunlu kılmaktadır. Buna binaen taleplerimiz şunlardır:
– – İdlib’e yönelik saldırıların bir an önce durdurulması. Yaralıların tedavi edilmesi ve İnsani yardım kapsamının mültecilere gıda, eğitim, sağlık gibi alanlarda hizmet sağlanacak şekilde genişletilmesi.
– – BMGK’ya sunulan karar tasarılarının bundan sonra Rusya’nın Suriye’deki savaşın bir tarafı olduğu göz önüne alınarak sunulması. Zira bu durum BM Bildirgesinin 6’ıncı bölümünün, 3’üncü fıkrasının 52’inci maddesi ve bildirgenin 27’inci maddesinin gereklilikleridir. Bu maddeler, savaşın tarafları olan ülkelerin BMGK’da oy kullanamayacağını ön görmektedir.
– – Suriye dosyasının gerekli tedbirler alınmak üzere BM Genel Kurulu’na taşınması. Zira rejim ve destekçileri BMGK kararlarına uymamaktadır.
– – 2165/2018 ve 2449/2018 sayılı BM kararları uzatılarak, Suriye’ye sınır ötesi insani yardımlar durdurulmamalıdır. Rusya’nın kullandığı veto haklarının aşılması için bir uluslararası mekanizma oluşturulmalıdır.
SMDK Siyasi Kurulu, sürekli toplantı halindedir ve İdlib’deki saldırıların durdurulması için bütün taraflarla iletişim halindedir.
Bütün etkin ülkelere ve uluslararası kurumlara İdlib’e yönelik saldırıların durdurulması gerektiğini vurguladığımız mektuplar gönderdik. Yaşadığımız bu zorlu şartlarda Suriye halkının dostlarından dostluklarını ıspat etmelerini bekliyoruz.
Şehitlerimize rahmet, yaralılarımıza şifa, tutuklularımıza özgürlük temennisiyle
Yaşasın Suriye, yaşasın Suriye’nin özgür halkı.