Basın Açıklaması
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK)
Basın Bürosu
12 Aralık 2019 Perşembe
SMDK’nın Suriye halkının meşru temsilcisi olarak ilan edilmesinin 7. Yılı
12 Aralık 2012 tarihinde, Fas Krallığı’nın Marakeş şehrinde düzenlenen toplantıya katılan 120 ülke temsilcisi, Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu’nu (SMDK), “Suriye halkının meşru temsilcisi” olarak tanımıştı.
Bugün, bu kongre üzerinden 7 yıl geçti. Hiç şüphesiz SMDK’nın meşru temsilci olarak tanınması, hakları almak için kurbanlar veren Suriye halkının gösterdiği cesaret sayesinde olmuştur.
SMDK olarak, sözlerinde duran ve Suriye halkının yanında olmaya devam eden bütün ülkeler ile diktatörlük rejimi, işgal ve teröre karşı Suriye halkına destek veren bütün halklara teşekkür ediyoruz. Bununla beraber, söz konusu kongrede vaad edilen çoğu icraatın henüz yapılmadığını ve uluslararası toplumun gösterdiği gevşek tavrın Suriye’deki krizin sürmesine ve devrimin engellenmesine katkı sağladığını vurgulamak istiyoruz.
Kongreden bugüne kadar geçen sürede, verilen fakat yerine getirilmeyen vaadlere rağmen SMDK olarak sorumluluklarımızın farkındayız. Baskılara ve çatışan çıkarlara karşı mücadele ediyoruz. Bununla birlikte, teröre karşı savaş, insani krizlerle mücadele, mülteci dosyası ve tutuklular dosyasıyla ilgili çabalarımızı ve Suriye Geçici Hükümeti’nin (SGH) çalışmalarını sürdürmekteyiz. Bütün bu dosyalar, SMDK’nın imkanlarını aşan kaynaklara ihtiyaç duymaktadır. Sadece SMDK’nın değil bir devletin de imkanlarını aşmaktadır. Birleşmiş Milletler (BM) ve büyük devletler, söz vermelerine rağmen bu dosyaların sorumluluklarını yüklenmemektedir.
SMDK’nın sebatı ve devrim aleyhine taviz vermeyi reddetmesi, BM’nin Suriye halkına karşı işlenen savaş suçları karşısında sorumluluk yüklenmekte aciz kalmasına paralel olarak SMDK’yı ek baskılarla karşı karşıya bırakmıştır. BM, sivillerin korunması, tutuklu ve kayıplar dosyası ve rejimin kimyasal silah kullanması karşısında sorumluluk yüklenmekten oldukça uzaktır.
Bilinmelidir ki, devrimin ilkelerinden taviz vermememiz, devrime ve meşru haklarımıza olan inancımızdan ileri gelmektedir.
Hepimizin ortak görevi, şuana kadar elde ettiğimiz kazanımların üzerine koymak ve aynı zamanda geleceğe dair umutlu olarak mevcut durumdaki zorluklarla mücadele etmektir. Bu yolda güveneceğimiz tek şey, Suriye halkının gücüdür.
Şehitlerimize rahmet, yaralılarımıza şifa, tutuklularımıza özgürlük duasıyla,
Yaşasın Suriye, yaşasın Suriye’nin özgür halkı.