Basın Açıklaması
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK)
Basın Bürosu
30 Eylül 2023 Cumartesi
Rusya’nın Suriye’ye askeri müdahalesinin sekizinci yıldönümü hakkında
Rusya, sekiz yıl önce bugün 2011 yılından itibaren özgürlük ve adalet talebiyle ayaklanan Suriye halkına karşı Esed rejimini ayakta tutmak için Suriye’ye doğrudan askeri müdahaleye başlamıştı. Barışçıl protestolara katliam ve savaş suçlarına varan ihlallerle karşılık veren Esed rejimini destekleyen Rusya’nın bu müdahalesi, Suriye’de büyük bir yıkıma ve binlerce insanın ölümüne sebep olmuştur.
Rusya’nın askeri müdahalesi, Suriye’de kimyasal silahlar ve uluslararası kanunlarca yasaklanmış silahlarla yüzlerce toplu katliam işlenmesinde kendisini ortak etmiştir. Bu katliamlarda binlerce çocuk ve kadın yaşamını yitirmiş, okul, cami ve hastane gibi çok sayıda sivil yaşam merkezi yerle bir olmuştur.
Hiç şüphesiz Rusya, Esed rejiminin yanında durarak bu rejimin katliam, yıkım ve tehcir suçlarına ortak olmuş ve rejime hava koruması sağlayarak saldırılarını sürdürmesine sebep olmuştur. Bu durum Rusya’yı rejimin suç ortağı yapmıştır. Bununla da yetinmeyen Rusya, 2011’den bu yana Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) Esed rejimine karşı getirilen karar tasarılarını 18 kez veto oyu kullanarak rejime siyasi destekten de geri kalmamıştır. Bu vetoların sonuncusu uluslararası toplumun Suriye’ye sınır ötesinden insani yardımlar göndermesini engellemiş ve milyonlarca sivili bu yardımlardan mahrum etmiştir.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) olarak, Esed rejiminin Rusya’dan aldığı destekle işlediği bu savaş suçlarının uluslararası toplumun yetersizliği yüzünden yaşandığını bildirmek isteriz. Zira uluslararası güçler, gözlemcilik yaptığı Suriye’ye ilişkin Cenevre’deki siyasi çözüm sürecinin uygulanması noktasında üzerine düşeni yapmakta ihmalkar davranarak Suriye halkını rejimin vahşetleri karşısında yalnız bırakmıştır.
Bu noktada, SMDK olarak BM ve uluslararası toplumdan, Esed rejiminden işlediği savaş suçlarının hesabını sormak ve dış destek almasını engellemek için harekete geçmeye davet ediyoruz. Ayrıca, Suriye’nin yeniden imarı, barış ve istikrara kavuşturulması ve mültecilerin güvenli bir şekilde ülkeye dönüşünün tek yolunun 2254 ve 2118 sayılı BMGK kararları başta olmak üzere uluslararası kararların uygulanmasıyla mümkün olabileceğinin altını bir kez daha çiziyoruz.
