Basın Açıklaması
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK)
Basın Dairesi
15 Mart 2018 (Perşembe)
Özgürlük ve Onur Devrimi, sekizinci yılına umut ve direnişle giriyor
Suriye halkının, Suriye’yi bir savaş ganimeti olarak gören ve kendi mülküymüş gibi Suriye üzerinde çıkarları için istediği gibi tasarrufta bulunan diktatör ve terörist bir rejime karşı sessizliğini bozarak korku duvarlarını yıkmak için meydanlara inmesinin üstünden 7 yıl geçti.
Dera ve Şam’dan Halep’e, Kamışlı’dan Lazkiye’ye bütün şehirlerde sokaklara dökülen halk aynı özgürlük sloganlarını yükseltti ve yükseltmeye devam ediyor. Bu sloganlar, devrimimizin barışçıllığının ve Suriye’nin bütün halk kesimlerine barışı ve kardeşliği getirmeyi hedefleyen bir devrim olduğunun en büyük deliliydi. Bu devrim, bugünümüz ve geleceğimiz için ortaya çıkmış bir özgürlük, onur ve adalet devrimidir.
Esed rejimi, halkın barışçıl değişim ve özgürlük taleplerine karşılık vermek yerine kendi halkına karşı vahşi bir şiddet uygulamış ve bugünlerde Doğu Guta’ya bütün vahşiliğiyle saldıran Rusya ve İran gibi işgal güçlerinden yardım alarak bu devrimi kullandığı varil, misket ve kimyasal bombalar ile devrimi bastırmak istemiştir.
Esed rejiminin ulaştığı ahlaki tükenmişliği ve vahşiliği hiçkimse için gizli değildir. Rejim, bu vahşetini uygularken uluslararası toplumun ahlaki sorumluluğunu üstlenmekten kaçınarak, Suriye’yi Rusya ve İran’ın işgalci ve mezhepçi terk etmiştir. Rusya ve İran işgal güçleri ise Halep, İdlib ve Dera’dan sonra Doğu Guta’da da toplu katliam ve soykırım işlemiştir.
Suriye devrimi bugün artan engeller ve zorluklara karşın Suriye halkının her geçen gün artan devrimi sürdürme, zafere ulaşma ve halkın taleplerini karşılacak demokratik ve sivil bir devlet kurma ısrarını artırdığı bir vasatta 8. yılına giriyor.
Uluslararası barışı sağlamakla görevli güçler, Suriye halkını Esed rejiminin vahşetinden kurtaarmak, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarını uygulamak, uluslararası adaleti sağlak ve uluslararası kararlar çerçevesinde bir siyasi geçişle adaleti sağlamak için duruma müdahale etmekle sorumludur.
Bütün halklar gibi Suriye halkı da savaştan nefret ediyor. Ancak, şiddet, kula kulluk ve diktatörlükten de nefret ediyor. Bu yüzden geçen hergünden ve geride bıraktığımız her yıldan sonra umudumuzu tazeliyor ve ümitsizliğe düşmeden kalkınma ve istikrar için çabalıyoruz.
Felaketleri aşarak 7 yıl boyunca varlığını sürdüren Suriye devrimi, şiddetli dış müdahalelere ve kanlı saldırılara rağmen yürüşünü sürdürecektir. Çünkü bu devrim Suriye halkının özgürlük talebine dayanmaktadır. Halka dayanan hiçbir devrim yenilgiye uğratılamaz.
Şehitlerimize rahmet, yaralılarımıza şifa ve tutuklulara özgürlük temennimizle.
Yaşasın Suriye halkı, yaşasın özürlük mücadelesi.