Basın Açıklaması
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK)
Basın Bürosu
21 Ağustos 2023 Pazartesi
Doğu Guta kimyasal katliamının 10’uncu yıldönümü hakkında
Bugün, Esed rejiminin Şam’ın Doğu Guta bölgesine yönelik kimyasal sarin gazı yüklü füzelerle düzenlediği saldırının üzerinden 10 yıl geçti. Esed rejiminin Suriye’de işlediği en büyük vahşetlerden biri olan bu saldırıda, 1400’ü aşkın sivil yaşamını yitirmişti. 21 Ağustos günü, ayrıca, 2017 yılından itibaren Dünya Terör Kurbanlarını Anma Günü olarak anılmaktadır.
Esed rejiminin 21 Ağustos 2013 günü Doğu Guta’da işlediği bu vahşi katliama yeterli tepki verilmemesi, 2118 sayılı kararın uygulanması yerine yalnızca rejimin elindeki kimyasal silahların alınmasıyla yetinilmesi, devam eden süreçte Esed rejiminin misket bombası ve varil bombası gibi yasaklı silahlar kullanarak, binlerce sivili öldürmesinin önünü açmıştır.
BM ve uluslararası toplum, kendi aldığı 2118 sayılı kararı uygulayamayarak Suriyelileri daha fazla yaralarken, Esed rejimi ise Doğu Guta katliamının ardında onlarca kez kimyasal silah kullandı. Uluslararası Bağımsız Soruşturma Komitesi’nin Doğu Guta’yı hedef alan kimyasal saldırının Esed rejimi tarafından gerçekleştirildiğini ispat etmiş ve rejimin bundan başka 32 kimyasal saldırı düzenlediğini bildirmiştir. Bu noktada, uluslararası toplumun BM Bildirgesinin 7’inci maddesinin 21’inci fıkrasını uygulama sorumluluğu açıktır. Dolayısıyla SMDK olarak, Esed rejiminden yıllardır büyük bir insani dram yaşayan Suriye halkına karşı işlediği savaş suçlarının hesabının sorulmasını bir kez daha talep ediyoruz.
Hiç şüphesiz, mücrim Esed rejimi özgürlük ve onurlu yaşam talep eden Suriye halkına karşı katliam, terör ve yıkım yöntemlerini işlemiştir. Bu rejim, ne bir siyasi çözüm seçeneğine inanmakta ne de siyasi çözüm için yapılan girişimlere karşılık vermektedir.
SMDK olarak, Esed rejimi ve destekçilerinin işledikleri onca savaş suçuna rağmen hala Suriye’deki katliam, tutuklama ve tehcirlerini devam etmesinin sorumluluğunun, Suriye’de siyasi geçiş sürecini ön gören 2254 sayılı BMGK kararını uygulama noktasında ihmalkar davranan uluslararası topluma ait olduğunu vurguluyoruz.