Basın Açıklaması
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK)
Basın Bürosu
15 Şubat 2024 Perşembe
ABD Kongresinin Esed rejimi ile normalleşme karşıtı kanunu onaylaması hakkında
ABD Kongresi tarafından bugün onaylanan 2024 yılı H.R.3202 sayılı “Esed rejimi ile normalleşme karşıtı kanun”, Suriye’de yıllardır halka karşı en vahşi savaş suçlarını işleyen Esed rejimi ile normalleşme yönelimine karşı kararlı bir adım ve Suriye’ye ilişkin uluslararası kararlar çerçevesindeki siyasi çözüm sürecinin hayata geçirilmesine itici güç olmuştur.
Hiç şüphesiz normalleşme politikaları, rejimin suç yöntemlerine etki etmemektedir. Zira rejim, Suriye halkına yönelik ihlallerini sürdürmekle birlikte teröre verdiği destek ve dünyaya ihraç ettiği uyuşturucu Captagon haplarıyla uluslararası ve bölgesel güvenliği tehdit etmektedir. Bununla beraber rejim, uluslararası kararların uygulanması suretiyle Suriye’de kapsamlı bir siyasi geçiş sürecinin hayata geçirilmesini de engellemeye devam etmektedir.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) olarak, kongrenin normalleşme kanununu onaylamasının ardından ABD Senatosunun da aynı adımı atmasını ve kanun tasarısının en yakın zamanda ABD Başkanı Joe Biden’ın imzasına sunulmasını umuyoruz.
Kongre üyelerinin, kanunun onaylanması noktasında gösterdikleri çabaları ve Senato’nun Suriye halkının özgürlük, adalet ve demokrasi taleplerine olan desteğini takdirle karşıladığımızı belirtmek istiyoruz. Aynı zamanda kanunun hazırlanması ve kongreye sunulması sürecinde önemli roller oynayan Suriye diasporasının bir parçası olan Suriye için ABD Koalisyonuna teşekkür ediyoruz. Bu noktada, diasporadaki kardeşlerimizin söz konusu kanunun Suriye halkının hayatını etkileyecek olan insani yardım ve gıda ile ilaç yardımlarını kapsamaması için de hassasiyet gösterdiğini hatırlatmak istiyoruz.
Son olarak, Suriye’de 2118 ve 2254 sayılı BMGK kararı çerçevesinde bir siyasi çözüm süreci hayata geçirilene dek Esed rejimine karşı mümkün olan her meşru yolla mücadelenin sürmesi gerektiğine vurgu yaparken, Suriyelilerin beklediği adaletin sağlanması için çabaları birleştirme çağrımızı yineliyoruz.