Birlemiş Milletler Mülteciler Ajansı (UNHRC), Macaristan sınırındaki zor koşulların, Sırbistan ve Hırvatistan sınırındaki kargaşa durumunun, Avrupa’nın mülteci akınına karşı koordineli bir karşılık vermediğinin göstergesi olduğunu kaydetti.
UNHRC adına açıklama yapan Adrian Edwards, “Avrupa’ya yönelik göç akımı her geçen gün artıyor, geldiğimiz noktada bu soruna bir çözüm üretilmelidir” dedi.
Edwards sözlerini şöyle sürdürdü;
“Hali hazırda mülteci sorunu yönetilemiyor. Sorunla ülkeler koordineli biçimde ilgilenmiyor, ülkeler daha çok tek başına sorunla karşı karşıya kalıyor. Sınırları kapatarak sorun çözülmüyor. Bu nedenle sorun gerektiği gibi anlaşılıp ona göre hareket edilmelidir.”
Mevcut durumun insan kaçakçıları için çok elverişli olduğunu ifade eden UNHRC, kaçakçıların mültecilerin içinde bulunduğu suiistimal ettiğini kaydetti.
Eldeki bilgilere göre; dört yüz kırk bin mülteci Akdeniz üzerinden Avrupa ülkelerine giriş yaptı.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK)’nın oluşturduğu “Geçiş Ülkelerindeki Suriyeli Mülteciler Kurulu” başta geçiş hattındaki ülkeler olmak üzere ilgili ülkelerinden Suriyeli mültecilerin geçişleri için insani koşulları yerine getirmesini talep etmişti. Suriyeli mültecilerin durumunun insan kaçakçıları tarafından suiistimal edilmesine engel olunmasını, uluslararası sözleşmeler gereğince Suriyelilerinin sıkıntılarına son verilmesini ve onlar için geçici oturum verilmesini istemişti.
Kurul, Perşembe günü gerçekleştirdiği basın toplantısında, artan Suriyeli mülteci sayısına dikkati çekerek, bu durumun İran’ın da desteğini arkasına alan Esed rejiminin Suriye halkını planlı olarak göçe zorlamasının bir neticesi olduğunu belirtmişti. SMDK konuya ilişkin daha önce uyarıda bulunarak, Esed rejimi ve İran’ın ülkede demografik değişim gerçekleştirerek Suriye’yi bölmek istediğini belirtmişti.
Suriye’nin kuzeyinde ve güneyinde Suriyelileri Esed rejiminin bombalarından korumak için güvenli bölge oluşturulması talebinde bulunan Kurul, bu vesile ile halkın DAEŞ saldırılarından da korunacağını kaydetmişti. Esed rejiminin siyasi çözüme zorlanması gerektiğini, gerekli bütün yetkilere sahip geçici yönetim kurulu oluşturulmasının lüzumunu vurgulamıştı. Ülkedeki ölümlerin ve göçlerin bir an önce son bulması için Esed rejimi ve onu ayakta tutan bütün elitlerin tasfiye edilmesi gerektiğini ifade etmişti.
