İnsan Hakları alanındaki çalışmalarıyla bilinen Human Rights Watch (HRW) son yayınladığı raporda, “Bu ayın 15’inde Ruslar tarafından gerçekleştirildiği düşünülen iki hava saldırısı savaş hukukunu çiğnemiştir. Humus kentindeki sivil yerleşim birimlerini hedef alan saldırılarda 33’ü çocuk olmak üzere 59 kişi hayatını kaybetmiştir” ifadelerine yer verdi.
HRW, Rus yetkililerden saldırılara dair soruşturma başlatmasını talep etti, muharip unsurların sivil akrabalarının meşru hedefler olmadığını vurguladı.
Raporda, Rusya’nın ve Esed rejiminin kendilerini de bağlayan uluslararası insani kanunlara uyması gerektiğinin altı çizilerek, bu kanunlar mucibince sivillerin hedef alınmayacağı belirtildi. Sivillerin zarar görebileceği bütün saldırlar öncesinde sivillere haber verilmesi gerektiği kaydedildi. Sivillerin tehlike altındaki bölgelerden çıkması ve bu bölgelere insani yardım ulaştırılabilmesi için acilen insani geçiş koridorlarına izin verilmesi gerektiği ifade edildi.
Humus kırsalındaki el-Garto kasabasına yönelik hava saldırılarının yansıdığı video görüntülerinde patlamanın şiddetinin yaralılar üzerindeki ağır etkisinin açık bir şekilde görüldüğü ifade edildi. Yaralıların durumundan “Sterokimya Bombası” olarak bilinen benzin ve gaz bombasının kullanılmış olma ihtimaline yer verildi.
HRC’nin Ortadoğu Bürosu Uygulama Müdür Yardımcısı Nedim Huri konuya ilişkin olarak, “Humus kentinin kuzeyindeki sivillerin çatışmaların şiddetlendiği durumlarda kaçabileceği bir yer yok” ifadelerini kullandı. Devamla, “Rusya’nın sivilleri koruma adına alınacak önlemler hususunda çok ihtiyatlı davranması gerekmektedir. Sivillerin istedikleri zaman bölgeden çıkışına imkân verilmeli, Rus ya da Esed rejimin uçaklarının bombardımanına maruz kalmamalıdırlar” şeklinde konuştu.
Rusya’nın nokta atışı yaptığı yönündeki iddialarına değinen Huri, reel durumun ve bombardıman sonrası ulaşan görüntü ve belgelerin çok sayıda sivilin hayatını kaybettiğini gösterdiğini belirtti. Rusya’ya sivilleri korumak için gerekli bütün önlemleri alma çağrısında bulundu.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) yaşanan katliamları kınamış, Avrupa Birliği Temsilcisi Mevfak Nibriye, Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu (BMGK) üyesi ülkeleri Avrupa Birliği dış işleri bakanlarının “Suriye’de sivillerin korunmasının AB’nin Suriye politikasının merkezine alınması” yönünde aldığı kararı desteklemeye çağırmıştı.
“AB ve üye ülkelerin sözlerini eyleme dönüştürme zamanı gelmiştir. Sivillerin koruma altına alınası güvenli bölge oluşturulması yolunda ilk adım olabilir. Akdeniz’deki gemiler üzerinden güç kullanmanın caydırıcılığı sivilleri korumak için kullanılabilir” ifadelerini kullanan Nibriye sözlerini şöyle sürdürdü; “ Böylece uluslararası hukuk uygulanmış olur, insanların hayatları kurtarılmış olur, göçmen akını azalır ve siyasi çözüme dönmek için fırsatlar oluşabilir.”
Nibriye, güçlü bir uluslararası irade ve programın olması durumunda Rus ve Esed savaş uçaklarının sivilleri vurmasının engellenebileceğini ifade etti.