Uluslararası İnsan Hakları Gözlemevi (Human Rights Watch-HRW), Esed rejimine bağlı güçlerin Suriyeli mültecilerin evlerine dönüşünü gayrimeşru yollarla engellediğini bildirdi.
HRW tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada, Rusya ve Esed rejiminin Suriye’nin yeniden imarı meselesini kendilerini finanse etmek için kullandığı ve bu konuda, mültecilerin evlerine dönüşünü engelleyen kanunlara sığındığı belirtildi.
Konuya dair bir açıklama yapan HRW Ortadoğu Ofisi Müdürü Lima Fakih, Şam’ın Dareya beldesinden göç eden mültecilerin, geçtiğimiz Mart ayında evlerine geri dönmek için girişimlerde bulunduğunu ancak rejimin engellemeleri nedeniyle dönemediklerini belirterek, Rusya ve rejimin, kendilerini finanse etmek için mültecilere dönüş çağrısı yaptığını söyledi.
Fakih, açıklamasında, “Buna rağmen Esed rejimi her zamanki gibi. Ancak, mevcut durum tamamen farklı. Rejim güçleri, mülkiyet hakkı kanununu bahane ederek mültecilerin dönüşünü engelliyor” dedi.
Esed rejiminin 2018 yılının Nisan ayında çıkardığı 10 sayılı kanunu kullandığını ve bu kanunun herhangi bir kanuni icraat olmaksızın mülkiyete devlet tarafından el konulmasını ön gördüğünü dile getiren Fakih, rejim güçlerinin askeri operasyonlar sonrası ele geçirdiği bölgelerde 10 sayılı kanun sayesinde vatandaşların mülkiyetlerini ellerinden aldığının ve sivilleri göçe zorladığının altını çizdi.
HRW tarafından yayınlanan açıklamada, uydu fotoğraflarının tahlil edildiği ve bu fotoğrafların operasyona maruz kalan bölgelerdeki büyük yıkımı ortaya koyduğu belirtilirken, Lima Fakih ise açıklamasında, “Kalan binalar da rejim güçleri tarafından yıkıldı. Bu binalar öyle görülüyor ki meskun binalardı” şeklinde konuştu. Mülkiyet hakkı kanununun meskun binaların yıkımını yasakladığını sözlerine ekledi.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK), daha önce yayınladığı yazılı basın açıklamasında, 10 sayılı kanunun Suriye’de demografik değişim ve tehcir getirdiğine dikkat çekmişti.
SMDK, açıklamasında, söz konusu kanunun İran’ın ajandasına hizmet ettiğine işaret ederek, Tahran’ın Suriye’deki toplumsal yapıyı değiştirmeyi hedeflediğini kaydetmişti.