İngiltere hükümeti, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Meclisi’nden, olağanüstü toplantı talep etti. Toplantı, Halep’teki son durumu görüşmek üzere toplanacak.
Birleşmiş Milletler (BM)’den konuya ilişkin yapılan açıklamada, İngiltere’nin gönderdiği toplantı talebinde, “Son dönemlerde Halep’teki insani durumun kötüleşmesi, Esed rejimi ve müttefiklerinin insan haklarını koruma sorumluluklarını yerine getirmediğini gösteriyor” ifadelerinin kullanıldığı belirtildi.
İngiltere hükümeti, ayrıca, içlerinde ABD ve bölge ülkelerinden oluşan Arap ve batılı 11 BM İnsan Hakları Meclisi Temsilcisi’nden Suriye devrimini desteklemelerini istedi.
Öte yandan, Rusya, İngiltere’nin BM İnsan Hakları Meclisi’ne sunduğu toplantı talebinin oylamaya sunulmasını talep etti. Rusya’nın BM Temsilcisi Alexey Borodavkin, “İngiltere’nin sunduğu talebin, terörizmi korumayı ve teröre karşı savaşanlara baskı yapmayı hedeflemektedir” dedi. Borodavkin’in Rusya’nın teröre karşı savaştığını iddia etmesine karşın, Rus kuvvetlerinin, dün, Suriye’de sivil alanlara yönelik yaptıkları saldırılarda, 12’si çocuk, 9’u kadın olmak üzere 65 sivil hayatını kaybetti. Rus bombardımanlarında hayatını kaybedenlerden 20’si Halep’in Merce ve Bustan el-Kasr semtlerinde öldü.
Cenevre müzakerlerinde Suriye muhalefetini temsil eden Yüksek Müzakere Kurulu (YMK) ise, Avrupa Birliği’nden (AB), Esed rejimine uyguladıkları ambargolarla yetinmeyerek, rejimin en büyük destekçisi Rusya’ya da ambargo uygulamasını istedi. Rusya’nın Suriye’de işlediği savaş suçlarını Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) taşımaya davet etti.
YMK tarafından, konuya ilişkin yayınlanan açıklamada, “Rusya, Suriye’de savaş suçu işledikçe, AB’nin Suriye sorununu çözmeye dair göstereceği çabaların inandırıcılığı şüpheli olacaktır” denildi.
AB’den, Rusya’ya ambargo uygulamanın yanısıra, Suriye sorununa Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) dışında çözüm bulması ve Rusya’nın Suriye’de işlediği savaş suçlarının UCM’ye sevkedilmesi için kamuoyu oluşturması da istenen açıklamada, şu ifadelere yer verildi;
“Halep’te yaşanan insani felaketi durdurmaya güç yetirmesine rağmen bazı AB üyesi ülkelerin Rusya’yı korumaya devam etmesi kabul edilemez bir tutumdur. AB’den, siyasi sürecin güçlenmesi için baskılarını artırması beklenmektedir. Bu kapsamda Esed rejimine Halep’te işlediği savaş suçlarında destek olan bazı Rus kişi ve kurumların sınırlandırılması gerekmektedir.”