Uluslararası Af Örgütü (Amnesty), Lübnan hükümetinin son 3 ayda yaklaşık 2 bin 500 Suriyeli mülteciyi geri gönderdiğini bildirdi. Geri gönderme işleminin Lübnan Milli Savunma Meclisi tarafından alınan karar çerçevesinde gerçekleştirildiğine vurgu yaparak, geri gönderme sürecinin durdurulmasını talep etti.
Amnesty tarafından konuya dair dün yayınlanan açıklamada, Lübnan Milli Güvenlik Genel Müdürlüğü’nün, geçtiğimiz Mayıs ayında Milli Savunma Meclisi’nin kararı üzerine mültecileri geri gönderme sürecini başlattığı belirtildi.
Kararın 24 Nisan 2019 tarihinden sonra Lübnan’a giriş yapan mültecileri kapsadığına dikkat çekilen açıklamada, kararın alınmasından 9 Ağustos gününe kadar 2 bin 447 mültecinin Suriye’ye geri gönderildiği kaydedildi.
Konuya ilişkin bir değerlendirme yapan Amnesty Ortadoğu Araştırmaları Müdürü Liyn Maalouf, “Lübnan Hükümetini mültecileri geri gönderme sürecini bir an önce durdurması ve Milli Savunma Meclisi’nin bu husustaki kararını iptal etmesi konusunda uyarıyoruz” dedi.
Mültecilerin Suriye’ye dönmeleri halinde karşılaşacakları tehlikelere dair uyarılarda bulunan Maalouf, mültecilerin geri dönmesinin güvenliğinin sağlanması için Birleşmiş Milletler (BM) Soruşturma Komitesi dahil, uluslararası bağımsız kuruluşların Suriye’ye girişine izin verilmediğini hatırlattı.
Maalouf, açıklamasını, “Mültecileri zorunlu olarak geri göndermek Lübnan’ın sorumluluklarıyla tamamen ve açıkça çelişmektedir” ifadeleriyle sonlandırdı.
Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR), Ağustos ayı ortasında yayınladığı raporda, Esed rejiminin geri dönmeleri halinde mültecilerin hayatları için barbarca bir şiddet tehdidi oluşturduğuna dikkat çekmişti. Çoğunluğu Lübnan’dan dönenlerden oluşturduğu Suriye’ye geri dönmüş 638 kişinin kaybolduğunu, 15 kişinin işkence altında öldüğünü aktarmıştı.
SNHR, raporunda, 2014 yılından bu yana Suriye’ye geri dönen bin 916 sivilin rejim güçleri tarafından alıkonulduğunu tespit ettiğini bildirmişti. Rejimin bin 132 mülteciyi daha sonra serbest bıraktığını belirterek, kalan 784 tutukludan 638’inin akıbetinin bilinmediğini kaydetmişti.