Avrupa Birliği, Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde kimyasal silahların yasaklanması anlaşmasında imzası olan ülkelerin katılımıyla olağanüstü bir uluslararası konferans düzenlenerek on kez kimyasal silah kullanan Esed rejimin kınanması çağrısında bulundu.
AB, dün, Esed rejimini, uluslararası hukuktan doğan sorumluluklarını yerine getirmeyerek kimyasal silah kullandığı için kınadı. BM ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nün oluşturduğu ortak heyetin raporlarına göre sivillere yönelik olarak defalarca kimyasal silah kullanmasının kabul edilmez olduğunu kaydetti.
Uluslararası Kimyasal Silahları Yasaklama Komitesi (OPCW) Başkanı Ahmet Üzümcü, konuya ilişkin açıklamasında, Suriye’de kimyasal sarin ve kor gazı yüklü varil bombası saldırılarının devam ettiğini söylemişti
Üzümcü, ABD’nin NBC News televizyonuna verdiği röportajda, OPCW uzmanlarının Suriye’de kimyasal saldırıları maruz kalan bölgelerden topladığı numunelerin Esed rejiminin daha önce sahip olduğunu açıklamadığı kimyasal maddelerin kullanıldığını ispatladığını belirtmişti.
Üzümcü, röportajında, Esed rejiminin 2013 yılında sahip olduğu kimyasal saldırıları teslim ettiğini ilan etmesine rağmen kimyasal saldırıların devam etmesinin kaygı verici olduğunu ifade etmişti.
Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen Paris Konferansı’na katılan ülkeler, başta Suriye olmak üzere dünya sathında kimyasal silah kullananların cezalandırılmasını istemişti. Defalarca veto hakkını kullanarak sivillere karşı onlarca kez kimyasal silah kullanan Esed’in yargılanmasını engelleyen Rusya’yı kınamıştı.
Dünya genelinde kimyasal silah kullanımı değerlendirmek üzere Paris’te toplanan konferansta, başta Suriye olmak üzere kimyasal saldırıların faillerinin belirlenmesi ve yargılanması için yeni mekanizmaların geliştirilmesi tartışılmıştı.
Katılımcı 32 ülke kimyasal saldırıların faillerin daha iyi şekilde belirlenerek daha yetkin şekilde yargılanması için yeni bir heyet oluşturulması noktasında mutabakata varmıştı.
SMDK, konuya ilişkin açıklamalarında Suriye’deki işlenen savaş suçlarının tespit edilerek faillerinin tek tek hesap vermesi gerektiğini savunmuştu.
