Birleşmiş Milletler (BM)’ye bağlı ve müstakil çalışan 120’ye yakın uluslararası yardım kuruluşu, Suriye halkı için ortak yardım çağrısı yayınladı.
Suriye’de, hayatları ve gelecekleri tehdit altında olan 3,5 milyon insanın acil yardım beklediği vurgulanan çağrı, BM’ye bağlı çocuk örgütü UNICEF’in internet sitesinde yayınlandı.
UNICEF’in yayınladığı ortak çağrı metninde şu ifadelere yer verildi;
“Suriye krizi altıncı yılına girerken, kan akmaya devam ediyor ve savaşın getirdiği mağduriyetler derinleşiyor. Bugün bizler, uluslararası insani yardım kuruluşları olarak sadece hükümetleri değil tek tek dünyadaki tüm bireyleri bize destek olmaya ve akan kanın durması için çabalarımıza katkı sunmaya davet ediyoruz.”
Metinde, Suriye krizine dair varılacak herhangi bir siyasi anlaşmada insani durumun iyileştirilmesi konusuna öncelik verilmesi gerektiği belirtildi. Bu noktada insani yardım kuruluşlarının acil yardımlarla desteklenerek, Suriye’deki ihtiyaç sahiplerine sürekli ulaşabilmesi gerektiği ifade edildi. İnsani amaçlar için çatışmaların denetimli bir şekilde durdurularak, insani yardımların kuşatma bölgelerine girmesinin zorunlu olduğu kaydedildi. Tıbbi yardım hamlesi başlatılmasının gerekliliği ve çocukların okullarına geri dönmesi için uygun ortamın sağlanmasının zorunlu olduğu kaydedildi.
UNİCEF’in çağrısında; siyasi anlaşmanın, şehirlerin altyapılarını tahrip eden, okul ve hastaneleri hedef alan saldırıların durdurulması, Esed ve DAEŞ tarafından uygulanan kuşatmaların kaldırılmasının güvenceye alınması, Suriye içinde bir yerden başka bir yere intikal etme özgürlüğünün sağlanması maddelerini içermesi gerektiği vurgulandı
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK)’nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) Temsilcisi Necib Gadban, BMGK’ya, Esed rejiminin sivillere uyguladığı kuşatmaları kırma çağrısı yapmıştı.
Gadban, BMGK’ya yaptığı çağrıda; mevcut duruma dikkati çekerek; “Esed rejimi tarafından sivillere uygulanan sistematik açlık ve kuşatmaların” tek seferlik yardımla bitirilemeyeceğini vurgulamıştı.
Uluslararası güçlere çağrıda bulunan Gadban, kuşatma altındaki bölgelerde her gün açlık ve kuşatmanın getirdiği ağır şartlar yüzünden ölüm riski olan masumların kurtarılması için BMGK kararlarının uygulanmasının yeterli olacağını belirtmişti.