Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR), Esed rejimi ve Rusya’nın şuana kadar 457 kez misket bombası saldırısı gerçekleştirdiğini kayıt altına aldığını bildirdi. Rejimin, misket bombası kullanımı konusunda, dünyanın en köyü siciline sahip olduğunu vurguladı.
Ağ tarafından konuya ilişkin olarak, bugün yayınlanan raporda, 2018 yılının Eylül ayında, Türkiye ve Rusya arasında Soçi’de imzalanan uzlaşının ardından 24 misket bombalı saldırının kayıt altına alındığı aktarıldı. Rejim güçlerinin sivillere ve sivil yerleşim alanlarına yönelik çeşitli silahlar kullandığına dikkat çekildi.
Rejim güçlerinin saldırılarında yoğun olarak misket bombası kullandığına işaret edilen raporda, “Rejimin misket bombalı saldırıları sonucunda çok sayıda insan yaşamını yitirdi. Ancak, bu saldırılar yeterli tepkiyle karşılaşmadı” denildi.
SNHR tarafından yayınlanan raporda, Esed rejimi ve Rusya’nın, Suriye’nin kuzeyindeki İdlib gerginliği azaltma bölgesine yönelik düzenlediği misket bombası saldırıları ve bu saldırıların bölgedeki sivillerin hayatına olan etkisi incelenirken, rejim tarafından ilk olarak Temmuz 2012’de kullanılan bu bombalara dair 10 Nisan 2019’a kadar ortaya çıkan istatistiğe yer verildi.
Raporda, yüz yüze görüşmelerle elde edilen tanıklıklar da yer alırken, Rusya ve rejim tarafından yapılan misket bombası saldırıları ayrıca ele alındı.
Raporda yer alan bilgilere göre, misket bombaları iç içe geçmiş bomba parçacıklarından oluşuyor. Havada patlayan bu bombalar etrafa onlarca bomba saçarak tahrip gücünü artırıyor. Etrafa saçılan bombaların yüzde 10 ile 40 arasındaki bölümü hemen patlamazken, birer mayın gibi ne zaman patlayacağı belli olmuyor. Bu durum ölü sayısının peyderpey artmasına sebep olabiliyor.
Suriye’nin birçok yerinde henüz patlamamış çok sayıda misket bombası parçasının bulunduğuna işaret edilen raporda, bu parçaların hem mültecilerin geri dönüşünü hem de yeniden imarı geciktireceği kaydedildi.
Suriye’de, Temmuz 2012 ile 10 Nisan 2019 tarihleri arasında toplamda 457 misket bombası saldırısının kayıt altına alındığına vurgu yapılan raporda, bu saldırıların 216’sının rejim güçleri, 233’nün Rus kuvvetleri ve 8’inin rejim ve Rus kuvvetlerinin ortak saldırısında kullanıldığı ifade edildi.
Raporda, misket bombası saldırının şuana kadar 345’i çocuk, 205’i kadın olmak üzere, 955 sivilin ölümüne ve 4 bin 200’ü aşkın sivilin yaralanmasına sebep olduğu, yaralanan çok sayıda sivilin protez yardımına ihtiyaç duyduğu aktarıldı.
Misket bombası parçalarının saldırıdan sonra patlaması sonucu 357 sivilin yaşamını yitirdiğine işaret edilen raporda, bunların 107’sinin çocuk, 31’nin kadın olduğu bilgisi verildi.
Raporda, Soçi uzlaşısının imzalandığı 17 Eylül 2018 sonrası gerçekleşen misket bombası saldırıları hakkında da istatistiğe yer verildi. Buna göre, 17 Eylül 2018 ile 10 Nisan 2019 tarihleri arasında 23’ü Esed rejimi, biri Rusya tarafından olmak üzere 24 misket bombası saldırısı gerçekleştirildiği belirtildi.
Saldırılarda, 8’i çocuk, 6’sı kadın olmak üzere 34 sivilin öldüğü, 137 sivilin yaralandığı belirtilirken, 4’ü çocuk 7 sivilin ise saldırılarda etrafa saçılan bomba parçalarının patlaması sonucu öldüğü kaydedildi.
17 Eylül 2018 ile 10 Nisan 2019 tarihleri arasında, yaşam merkezlerine yönelik 16 misket bombası saldırısı görüldüğüne dikkat çekilen raporda, saldırılar yüzünden çok sayıda sivilin göç etmek zorunda kaldığı bilgisi verildi.
Raporda, Esed rejimi ve Rusya’nın askeri hedeflere değil sivillere yönelik misket bombası kullandığı ve bu saldırıların savaş suçu sayılması gerektiği değerlendirmesi yapıldı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) çağrı yapılan raporda, misket bombası kullanımının da kimyasal silah kullanımıyla aynı derece suç teşkil ettiğini ön gören bir karar çıkarılması ve saldırıların durdurulması için acilen harekete geçilmesi talep edildi.
Raporda, son olarak, BMGK’ya Esed rejimi ve Rusya’nın misket bombası saldırılarını kınaması ve bu saldırılara dair kapsamlı bir çalışma yapılarak, patlamayan bomba parçalarının temizlenmesi çalışmalarının başlatılması çağrısı yapıldı.
