“Özgürlük Aileleri Hareketi” dünyanın çeşitli kentlerinde, Suriye’de Esed rejimi tarafından keyfi olarak tutuklananlara dikkat çekmek amacıyla dayanışma eylemleri düzenledi.
İdlib ve Gaziantep’in yanı sıra, Lübnan’ın Bekaa, İrlanda’nın Dublin, ABD’nin Boulder ve Avusturya’nın başkenti Viyana’da düzenlenen eylemleri, 30 Ağustos dünya keyfi tutuklananlarla dayanışma gününde gerçekleştirildi.
Suriye’deki yerel haber ağlarından Anab Beledi’nin haberine göre, dayanışma eylemlerine keyfi tutuklananların ailelerinin yanı sıra, kadın ve erkek aktivistler de katıldı. Eylemciler, tutukluların fotoğraflarını taşıyarak, uluslararası toplumdan tutukluların serbest bırakılması için rejime baskı kurmasını talep etti.
Dayanışma eylemlerine katılan tutuklu aileleri, yakınlarının serbest bırakılmasını talep eden sloganların yazıldığı dövizler taşıyarak, meydanlara tutuklular anısına gül bıraktı.
Rejim güçleri tarafından eşi tutuklanan Gade adlı bir aktivist, dayanışma eyleminde yaptığı konuşmada, “Bu tür eylemlerin hedefi, dünya halklarının dikkatini rejim tarafından tutuklanan aktivist ve sivillere çevirmektir” diyerek, “Tutukluların akıbetini bilmek hakkımızdır” ifadelerini kullandı.
Öte yandan, Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR), Esed rejiminin keyfi olarak tutukladığı sivillere dair yeni rakamlar yayınladı. SNHR’nin verilerine göre, 2011-2018 yılları arasında keyfi tutuklama ve kaçırma vakaları 81 bine ulaştı.
SNHR, 27 Ağustos’ta yayınladığı raporda ise Beşşar Esed rejiminin alıkoyduğu yüz binlerce kişiden 836’sının cezaevindeöldüğünü ailelerine bildirdiğini açıkladı.
SNHR, Esed rejiminin Suriye’de iç savaşın başladığı dönemde (Mart 2011) alıkonulan rejim karşıtlarından bazılarının akıbetine ilişkin rapor yayımladı.
Raporda, rejimin alıkoyduğu ve akıbetleri bilinmeyen yüzbinlerce kişiden 836’sının cezaevlerindeyken öldüğünü nüfus dairelerine bildirmeye başladığı belirtildi.
Raporda, rejimin mayıs ayından itibaren yapmaya başladığı bildirimlerde, ölüm sebepleri hakkında bilgi vermediği ve cenazeleri teslim etmediği kaydedildi.
Ölenlerden 285’inin Şam ve kırsalı bölgesi, 146’sının Humus, 141’inin Haseke, 117’sinin Hama, 78’inin Dera, 29’unun İdlib, 23’ünün Lazkiye, 8’inin Halep, 6’sının Deyrizor ve 3’nün ise Süveydalı olduğu aktarıldı.
Raporda, ölenlerin büyük bir kısmının işkence görerek öldüğü, bir kısmının ise idam edildiğinin düşünüldüğü bilgisine yer verildi.