Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanlık Kurulu, İngiltere’nin, Suriye’ye komşu ülkelerde Suriye dosyasıyla alakalı çeşitli görevler verdiği diplomat ve siyasilerden oluşan bir heyetle, bugün bir toplantı yaptı. Toplantıda, iki taraf Suriye’deki son gelişmeler üzerine görüş alışverişinde bulundu.
SMDK Başkanı Riyad Seyf, toplantı esnasında yaptığı konuşmada, Suriye Geçici Hükümeti’nin (SGH) bütün özgürleştirilmiş bölgelerin yönetimini devralması ve mültecilerin evlerine dönebilmesi için özgürleştirilmiş bölgelerdeki sivillere sosyal hizmet götürmesinin sağlanması gerektiğini söyledi.
Seyf, SGH’nin özgürleştirilmiş bölgeleri yöneterek, yargı ve emniyet gibi devlet teşkilatlarını yeniden canlandırmak, eğitim ve sağlık hizmetleri gibi sosyal hizmetler sunmak için gerekli programa sahip olduğunu ifade etti.
Toplantıda hazır bulunan SMDK Genel Sekreteri Nezir Hakim, Rakka’nın DAEŞ terör örgütünden kurtarılmasından sonra SGH tarafından yönetilmesi ve Rakka halkının kentin yönetimine katılması gerektiğini dile getirdiği konuşmasında, bu durumun uluslararası tarafların gözetiminde yapılacak bir seçimle de gerçekleştirilebileceğini vurguladı.
Hakim, PYD militanlarının Rakka’nın DAEŞ’ten kurtarılmasının ardından kentten ayrılması gerektiğini söyleyerek, bunun kente istikrarın gelmesi ve yeni bir radikal örgütün ortaya çıkmasının önüne geçilmesi için gerekli olduğunu belirtti. Bölge halkının, PYD militanlarını reddettiğini ve ABD’nin operasyonu PYD ile yaparak hata yaptığını düşündüğünü vurguladı.
Yüksek Müzakere Kurulu (YMK) Cenevre Müzakere Heyeti Başkanı Nasır el-Hariri ise toplantıda yaptığı konuşmada, Beşşar Esed ve rejim yetkililerinin, yüzbinlerce sivilin hayatına mal olan savaş suçları işlediğine dikkat çekti. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un “Suriye’de Esed rejimine meşru bir alternatif yok” şeklindeki sözlerine cevap vererek, “Suriye krizine çözüm bulma cesareti olan birileri varsa bahane üretmekten başka şeyler yapamıyoruz diyebilmeli” dedi.
Toplantıda, Cenevre’deki siyasi görüşmelere dair bilgi veren el-Hariri, müzakerelerin çözüme inanan ve çözüm için çalışan bir taraf ile destekçilerinden güç alarak bu çözümü istemeyen ve çözüme karşı savaşan bir taraf arasında geçtiğini, arabulucu konumundaki Birleşmiş Milletler’in ise sorumluluk yüklenmekten aciz olduğunu söyledi. Esed rejiminin siyasi çözümle gerçek manada ilgilenmediğine ve modern asrın en büyük savaş suçlarını işlediğine dikkat çekti.
El-Hariri, Suriye halkının, diktatör Esed rejimine karşı direnişini ve mücadelesini sürdüreceğine vurgu yaptığı konuşmasını, “Bu mücadele, halkımızın uğrunda yüzbinlerce şehit verdiği özgürlüğe kavuşana kadar durmayacaktır” cümleleriyle noktaladı.