Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Siyasi Kurulu, bugün, Suriye’nin güneyindeki Suveyde kentinde yaşanan gelişmeleri değerlendirmek üzere Genel Kurul üyeleri ve bölgeden temsilcilerin de katıldığı olağanüstü bir toplantı düzenledi.
Suveyde’de geçtiğimiz günlerde halkın Esed rejiminin yıkılması talebiyle başlattığı protesto yürüyüşlerine, rejime bağlı güvenlik güçleri sert müdahalelerle cevap veriyor. Protestoların ardından rejim güçleri, kentin çeşitli bölgelerine kontrol noktaları kuruyor.
Kentteki durumun ele alındığı Siyasi Kurul toplantısında bir konuşma gerçekleştiren SMDK Başkanı Salim el-Muslat, Suveydelilerin direnişini selamlayarak, “Sultan Paşa el-Atraş’ın torunlarının gösterdiği bu cesaret ve farkındalıkla gurur duyuyoruz. Suriye halkı bu protestolarla da rejimin yıkılması talebine olan bağlılığını yinelemiştir” dedi.
El-Muslat, konuşmasını şöyle sürdürdü;
“Suriye hiç şüphesiz zengin bir ülkedir. Ancak yolsuzluk ve suç rejimi olan Esed rejimi, Suriye’nin zenginliklerini yağmalayarak efendileri olan İran ve Rusya’ya peşkeş çekmiş ve halkımızı ekmek ve su gibi en temel yaşamsal ihtiyaçlardan bile mahrum bırakmıştır. Rejim, Suriye’de sağlık ve eğitim sistemini çökertmiş, halkın elektrik, su ve gıda gibi temel ihtiyaçlardan yoksun yaşamasına sebep olmuştur. Bu, rejimin kendisine karşı muhalefet eden halkımıza yönelik sürdürdüğü intikam politikasıdır.”
Konuşmasında, SMDK olarak Suveyde halkına destek verdiklerini dile getiren el-Muslat, Suveyde’de başlayan protestoların yeniden tüm Suriye’ye yayılacağını belirterek, “Esed rejimi kesinlikle yıkılacaktır. Zira bu rejim Suriye halkına karşı savaş suçları işleyerek daha fazla yerle yerinde kalamaz” ifadelerini kullandı.
SMDK Başkanı, konuşmasını şu cümlelerle noktaladı;
“Bugün Suveyde’de yaşanan protestolar, yarın Suriye sahilinde ve rejim kontrolündeki bütün bölgelerde de görülecektir. Zira bu bölgelerde yaşayan halkımızın mağduriyetleri, kamplarda yaşayan halkımızın mağduriyetinden aşağı kalır değildir. Suriye halkı, Esed rejiminin olmadığı bir Suriye’de özgür ve onurlu bir şekilde yaşamayı hak ediyor.”