Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Halid Hoca, Rusya’nın Suriyeli muhalifler ve Esed rejimi arasında yürütmeye çalıştığı diyalog toplantılarının 30 Haziran 2012’de varılan Cenevre Sözleşmesi’nin özünden sapmak ve aynı zamanda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2118 sayılı kararına aykırı olduğunu söyledi.
Cenevre Sözleşmesinde varılan karşılıklı anlaşmaya göre muhalif güçler ve rejim arasında yapılacak görüşmeler BM denetiminde gerçekleştirilecek ve tüm yetkiler geçiş yönetimi heyetine devredilecekti.
SMDK Başkanı Hoca varılan anlaşmayı hatırlatarak görüşmelerin BM denetiminde yapılması gerektiğini ve uluslar arası meşruiyet çatısı altında tarafsız bir ülkede görüşmelerin yürütülmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Hoca; ‘’BMGK ‘nın 17. Maddesi gereğince barış görüşmeleri Cenevre Sözleşmesi ve BMGK kararlarının nasıl ve hangi yollarla uygulanabileceğini kararlaştırmak için yapılmalı ve rejimle yapılacak görüşmeler Cenevre 2’nin devamı niteliğinde olmalıdır. Her şeye sıfırdan başlama şeklinde değil’’ dedi.
Cenevre Sözleşmesi’ne göre Suriye ulusal diyalog toplantılarının siyasi çözüme ulaştıktan sonra başlatılması gerektiğini ifade eden Hoca, ilk adımın tüm yetkileri devralmış bir geçiş yönetim heyetinin kurulması olduğunu belirtti. Hoca, Cenevre Sözleşmesi’nin (9-A ya da 9-B fırkası) 16. Maddesi ve BMGK’nın 2188 sayılı kararı mucibince geçiş yönetim heyeti kurulduktan sonra ulusal diyalog görüşmelerinin başlatılması gerektiğini ifade etti.
SMDK’nın siyasi çözüme destek verdiğini hatırlatan Hoca, koalisyonun siyasi çözüm noktasında yol haritası niteliği taşıyan ve 13 maddeden oluşan taslak bir metin hazırladığını metin de temel olarak Beşşar Esed’in yönetimden uzaklaştırılması, siyasal düzende köklü değişikliklerin yapılarak sivil çoğulcu bir devlet yapısına geçilmesinin vurgulandığını söyledi.
Suriyeli muhalifler arasındaki diyalog görüşmelerinde önemli bir mesafe katedildiğini belirten Hoca, uluslararası topluma bu görüşmelere destek vermeleri çağrısında bulundu. Hoca, SMDK’nın uzun süredir bu görüşmelere öncülük ettiğini, tarafların çaba ve isteğiyle gerçekleşen görüşmelerin Türkiye, Mısır ve Bazı Avrupa ülkelerinde yapıldığını söyledi.