Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Araştırma ve Belgelendirme Dairesi ile Stratejik İstişareler Dairesi, BM Suriye Özel Temsilcisi Geir O. Pedersen’in Suriye sorununun çözümü için sunduğu “Adım Adım” planı teklifinin tartışıldığı bir çalıştay düzenledi.
SMDK üyelerinin yanı sıra, SMDK’nın dış temsilciliklerinin üyelerinin de katıldığı çalıştayda, Pedersen’in BM Güvenlik Konseyi (BMGK) toplantısında sunduğu adım adım çözüm yaklaşımının Suriye’ye ilişkin siyasi çözüm çalışmalarına etkisi ele alındı.
Çalıştayda bir konuşma gerçekleştiren SMDK Araştırma ve Belgelendirme Ofisi Koordinatörü Riyad el-Hasan, Pedersen’in sunduğu teklifin Rusya ve İran’ın provokasyonlarına teslim olmak olduğunu ve iki ülkenin planı Esed rejimine verilmiş bir ödül olarak nitelendirdiği hatırlattı.
El-Hasan, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Ortadoğu’ya kaos yayan İran, Suriye meselesini nükleer müzakerelerde kullanma istiyor. Rusya ise Suriye meselesini uluslararası arenadaki yerini korumak ve Ukrayna sorununda NATO’ya karşı bir koz elde etmek için kullanıyor.”
Çalıştayda katılımcılar, Pedersen’in sunduğu planın 4 yıl süren Cenevre görüşmelerinde olduğu gibi müzakerelerden kaçış fırsatı olduğuna dikkat çekti. Rejim ve destekçilerinin bu yöntemi Anayasa Komitesi görüşmeleri ve Astana görüşmelerinde de uyguladığını vurguladı.
Pedersen’in öne sürdüğü yaklaşımın insani konulara yoğunlaştığını bu konunun ise müzakere konusu olamayacağını belirten katılımcılar, Pedersen’in konuşmasında bahsettiği iki siyasi mesele olan sınır ötesi insani yardımlara ilişkin 2585 sayılı BM kararı ile Anayasa Komitesi’ne katılım meselelerinin rejim tarafından reddedildiğinin altını çizdi.
Çalıştayda söz alan SMDK Stratejik İstişareler Dairesi Koordinatörü Ahmed Ramazan ise Pedersen’in yaklaşımının ön gördüğü adımların ilk sonuçlarının istendiği gibi olmadığını belirterek, “Esed rejiminin Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) geri dönmesi, Suriye’ye aşı tedariki ve tedavi-ilaç hizmetlerinin iyileştirilmesi yerine rejimin daha fazla uyuşturucu ekimi yapmasıyla sonuçlandı. Rejim, ekonomik açılımı ve bazı ülkelerin kendisiyle normalleşmesini dünya pazarlarına yüklü miktarda uyuşturucu sokmak için kullandı. Bunun devamında Esed rejimi, İnterpol’e geri dönmesini de 50 yıldır diktatörlüğe ve yolsuzluklara karşı çıkan muhaliflerini takip etmek için kullanacaktır” şeklinde konuştu.
Çalıştayın devamında konuşan katılımcılar, Pedersen’in BMGK’daki konuşmasında Anayasa Komitesi sürecini kimin akamete uğrattığına değinmediğini ve bunun BM’nin güvenilirliğine zarar verdiğini ifade ederek, Pedersen’in aciz durumda olduğunu vurguladı ve kendisini BMGK’yı aldatmaktan vazgeçmeye ve Esed rejiminin uluslararası kararları hiçe saydığı hakikatlerini ortaya koyma çağrısı yaptı.
Çalıştay sonunda belirlenen bir dizi tavsiyede, BM Suriye Özel Temsilcisi’nin 2254 sayılı BMGK kararının ön gördüğü bütün siyasi süreçlerin açılmasına yoğunlaşması, Anayasa Komitesiyle yetinmemesi ve Suriye halkının özgürlük, adalet ve demokrasi taleplerini karşılayacak uluslararası kararlar çerçevesindeki siyasi geçiş sürecinin uygulanmasını sağlaması talep edildi.