Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK), mültecilere ilişkin ihlallere dair uluslararası kararlara uyulması sorumlulardan hesap sorulmasını istedi. Lübnan Dışişleri Bakanı Cibran Basil ve bazı siyasetçilerin Suriyeli mültecileri hedef alan ayrımcı söylemlerini eleştirdi.
SMDK tarafından konuya ilişkin bugün yayınlanan yazılı basın açıklamasında, Lübnan’daki Suriyeli mültecileri hedef alan kışkırtmaların olumsuz sonuçlarına dair uyarı yapılarak, “Cibran Basil ve bazı çevrelerin Suriyeli mültecilere karşı yaydıkları, ırkçı, ayrımcı ve nefret söylemleri sahiplerine zarar verecektir” denildi.
Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta, dün, Suriyelilerle dayanışma eylemine vurgu yapılan açıklamada, “Suriye halkı, Lübnanlı kardeşlerinin gösterdiği bu destek tavrını asla unutmayacaktır” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, Suriyeli mültecilerin ülkelerinden kopmasının sebeplerinden birinin Hizbullah terör örgütünün saldırıları olduğuna işaret edilerek, “Hizbullah Suriye’den çekilmedikçe ve Esed rejimine desteğini sonlandırmadıkça mülteci sorunu çözülemez. Bu konuda, Lübnan hükümetinden gelen tek taraflı taleplerin de hiçbir ciddiyeti olmaz” cümlelerine yer verildi.
SMDK tarafından yayınlanan açıklamada, ayrıca, Suriyelileri zorla geri göndermek için uğraşanların mültecilere yönelik ihlallerden sorumlu olduğu kaydedildi.
Başta Lübnan Başbakanı Saad el-Hariri olmak üzere, bütün resmi makamlara, Birleşmiş Milletler’in (BM) mültecilere ilişkin kararlarına ve uluslararası anlaşmalara uyma çağrısı yapılan açıklamada, önü alınamaz olaylara neden olabilecek açıklama ve tavırların bir an önce son bulması gerektiği vurgulandı.
Mültecileri hedef alan pervasız açıklamalar yapıldığına vurgu yapılan açıklama, şu cümlelerle devam etti;
“Bu tür açıklamalar, zihinlere, Suriyeli mültecilere yönelik tutuklama hamleleriyle başlayan, kampların yakılması ve cinayetlerle devam eden ve Suriyeli mültecilerin Esed rejimine teslim edilmesiyle zirveye çıkan ihlalleri öne çıkarmaktadır.”
Suriyeli mültecilere yönelik nefret söylemleri ve ayrımcılığın en başta Lübnan halkına zarar verdiğine değinilen açıklamada, BM kararlarının uygulanması ve ihlallerden sorumlu olanlardan hesap sorulması talep edildi.
Açıklamada, son olarak, BM İnsan Hakları Komitesi’nin duruma müdahale ederek bir çözüm bulma sorumluluğu olduğunun altı çizildi.