Mısır’ın başkenti Kahire’ye önemli bir ziyaret gerçekleştiren Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu(SMDK) Başkanı Hadi el-Bahra ve beraberindeki heyet Arap Birliği Genel Sekreteri Nebil el-Arabi ve Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükrü ile bir araya geldi.
Görüşmede Suriye’nin içinde bulunduğu durum ve son siyasi gelişmeler ele alınırken, Moskova konferansı ve SMDK’nın bir hafta önce Kahire’de yürüttüğü Suriyeliler arası diyalog gündeme geldi.
Birleşmiş Milletler(BM) Suriye Özel Temsilcisi Staffan De Mistura’nın Suriye planının tartışıldığı toplantıda Bahra, planın Suriye’deki şiddetin sona ermesi için planın çözümün bir parçası olduğunu söyledi.
Mısır’daki Suriyelilerin durumu hakkında görüşmeler de yapan SMDK heyeti Mısır’daki üniversite ve yüksek lisans programlarına kabul edilmiş ancak vize alma noktasında sıkıntı yaşayan Suriyeli öğrencilerin sorunlarını gündeme getirdi. Heyet ayrıca Mısır’daki Suriyeli ailelerin genel sorunları ve Avrupa’ya sığınmak üzere Mısır’a kaçak yollardan giren Suriyelilerin durumunu da masaya yatırdı.
SMDK Başkanı Bahra Suriye krizinin çözümüne ilişkin daha önce yaptığı açıklamada ‘’Rusya, Mısr ve De Mistura yazılı hiç bir plana sahip değil. Ancak bu girişimler siyasi çözümle alakalı olarak Suriyeli taraflar arasında yürütülecek diyaloga destek sözü verdiler’’ demişti.
Diyalogun Suriyeli tüm siyasi tarafları kapsayacağının altını çizen Bahra, ‘’Demokrasi ve çoğulcu yönetime geçiş noktasında nihai hedefte taraflar arasında bir ayrılık söz konusu değildir. Herkes bu hedefte birleşmiştir. Bizlerin anlaşamadığı husus bu hedefe hangi yollardan ulaşılması ile ilgilidir’’ şeklinde konuşmuştu
SMDK’nın tüm taraflarla diyaloğa açık olduğunu söyleyen Bahra; ‘’ Diyalogun temel çerçevesi siyasi geçiş mekanizmalarını kurarak ve Suriyelilerin isteği üzerine kurucu bir grup seçerek yeniden güvenilir ve tarafsız bir anayasa yazmaktır’’ ifadelerini kullanmıştı.
SMDK Başkanı Bahra, Suriyeli taraflar arasında yürütülecek diyalogta karar mercinin Rusya ile anlaşmaya varıldığı üzerine Cenevre 1 anlaşması olması gerektiğini vurgulamıştı.