Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Hadi el-Bahra ve beraberindeki heyet, Fırat Nehri’nin doğusundaki özgürleştirilmiş bölgelerdeki ziyaretlerini sürdürdü.
Heyet, ziyaretleri kapsamında Rasulayn beldesinde Aşiret ve Kabile Meclisi’ni de ziyaret ederek Aşiret ve Kabile liderleriyle bir araya geldi.
El-Bahra başkanlığındaki heyette, SMDK Siyasi Kurulu üyelerinden Abdulahad Astifo, Abdulbasıt Abdullatif ve Muhammed Ali İsa ile SMDK Genel Kurulu üyelerinden Hüseyin el-Raad, Muhammed el-Hamdu, Mustafa el-Hamide ve Suriye Geçici Hükümeti (SGH) Ziraat Bakanı Hayel el-Keleş yer aldı.
Taraflar arasında gerçekleştirilen toplantıda bir konuşma gerçekleştiren SMDK Başkanı Hadi el-Bahra, Aşiret ve Kabilelerin toplumsal barışın korunmasında önemli bir rol oynadığını belirterek, “Suriyeli Aşiret ve Kabileler, Suriye toplumunun en önemli sembollerindendir” dedi.
Toplantıda ayrıca, bölgedeki yaşam standartlarının yükseltilmesi, Suriye halkının farklı kesimlerinin ortak yaşamının korunması, bölge halkının sorunlarının çözüm yolları ve iş imkanı yaratacak projeler geliştirilmesi gibi konular da gündeme geldi.
El-Bahra, bu konulara da değindiği konuşmasında, “Bölgedeki ihtiyaçların boyutu çok büyük. Bu ihtiyaçların giderilmesi için kurumsal çalışmaya ve hem resmi hem de özel sektörde güçlü bir ekonomiye ihtiyacımız var. Buna ek olarak, yaşam standartının yükseltilmesi için koordineli çalışılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Rasulayn’ın içinde bulunduğu bölgenin önemli doğal kaynaklara sahip olduğunu ancak yıllardır heder edilen bu kaynakların kullanılması için uygun çözümler bulunması gerektiğini belirten el-Bahra, “SMDK olarak SGH ile koordineli bir şekilde ihtiyaçların giderilmesi için çalışıyor” diye konuştu.
El-Bahra ayrıca, bu koordinasyonun sürdürülmesinin bölgedeki durumun geliştirilmesine olumlu etkileri olacağını belirterek, siyasi çözüm ve uluslararası kararların uygulanması sürecinde de koordineli çalışmanın önemli olduğunu kaydetti.
Toplantının katılımcıları da yaptıkları konuşmalarda, Rasulayn ve diğer özgürleştirilmiş bölgelerde zorlu şartlar olduğunu ve bu zorlukların özellikle ekonomi ve eğitim alanlarında hissedildiğini ifade ederek, ziraat faaliyetlerine destek verilerek çiftçilerin mahsüllerini ihraç etmelerinin önünün açılmasını ve Habur Çayı üzerinde su şebekesi pompası kurulmasını talep etti.