Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Genel Sekreteri Heysem Rahme, Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen el-Safedi’nin önceki gün Suriye’deki uyuşturucu üretimi ve kaçakçılığına ilişkin yaptığı açıklamaya dair değerlendirmelerde bulundu.
Safedi, CNN televizyonuna verdiği röportajda, Suriye’den uyuşturucu kaçakçılığının önüne geçilmemesi halinde Suriye içinde askeri operasyon dahil her türlü tedbiri alacaklarını bildirmişti.
Konuya ilişkin olarak dün bir değerlendirmede bulunan Rahme, Esed rejiminin ihlallerini sürdürmesinin bazı Arap ülkeleri tarafından atılan normalleşme adımlarının ciddiye alınmadığını gösterdiğini belirtti. “Ürdün tarafından yapılan son açıklamada, Esed rejimine güvenilemeyeceğini ve hiçbir alanda rejimin yeniden meşrulaştırılamayacağını gösteriyor” dedi.
Açıklamasında, Esed rejiminin eskiden olduğu gibi şimdi de tek işinin İran’ın mezhepçi yayılmacı projesini uygulamak olduğuna değinen Rahme, bu tehlikeye karşı Arap ülkelerinin güçlü bir strateji üretmesi gerektiğini ifade etti.
Rahme, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Esed rejimi, İran’ın mezhepçi yayılmacı projesinin temel parçasıdır. Bu sebeple savaş suçlusu Beşşar Esed’den yöntemlerini değiştirmesini ve İran’dan uzaklaşmasını beklemek vakit kaybıdır. Esed, İran Cumhurbaşkanını adeta İran’ın bir valisiymiş gibi karşıladı. Bu görüşme, rejimin Arap ülkelerini aldattığını ortaya koyuyor.”
Açıklamasında, Arap ülkelerinin Esed rejimininden uyuşturucu kaçakçılığını durdurmasını talep etmesine de değinen Rahme, uyuşturucu krizinin yok edilmesi için kısmi çözümlerin yeterli olmadığını ve bu krizin ancak Esed rejiminin yıkılmasıyla son bulabileceğini kaydetti.
SMDK Genel Sekreteri, Arap ülkelerinin Suriye’de 2254 sayılı karar çerçevesinde bir siyasi çözümü getirecek her girişimine destek olmaya hazır olduklarını yinelediği açıklamasında, Esed rejiminin ise uluslararası toplumun etkisizliğini kullanarak bu kararların etrafından dolanmaya çalıştığını dile getirdi.
Rahme, sözlerini şöyle tamamladı;
“Rejimin uyuşturucu ticaretinin en önemli yönü Ürdün Krallığıdır. Amman, topraklarını uyuşturucu güzergahına çeviren Esed rejimi ile olan ilişkilerini gözden geçirmelidir. Bütün kardeş Arap ülkelerinden beklentimiz, Suriye meselesini yıllardır yaşanan duruma göre değerlendirmeleridir. Suriye halkı, Esed rejimi var oldukça güvende olmayacağından emindir. Dolayısıyla Suriye halkının taleplerinin gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Suriye’de ve bölgede yaşanan krizin en büyük sebebi olan bu rejim yıkılmadan bölgeye istikrar ve güvenlik gelmeyecektir.”