SMDK Üyesi Muhammed Hayr el-Vezir, Doğu Guta’da sivillerin Esed güçleri eliyle katledilmesini eleştirerek şunları söyledi;
“ Esed rejimi Batı Guta ve Kuneytıra’da ÖSO güçlerinin yaşattığı hezimetin hıncını, sivilleri katlederek çıkarıyor. Esed sürülerinin Duma’yı programlı bir biçimde bombalaması sonucu şehir sakinlerinden 250 kişi şehit oldu. Birçok Suriye kentinde halk katliam ve sürgüne maruz kalıyor. Dünya ülkeleri bu dram karşısında hukuki, insani ve ahlaki sorumluluklarını yerine getirmeli, Esed rejimin uluslararası toplumun sessizliği nedeniyle her tülü zulmü mubah gördüğü Suriye halkının kanının daha fazla akmasına mani olmalıdır.”
el-Vezir, Esed rejimin Duma’da sivilleri öldürdüğü yetmezmiş gibi şu ana kadar şehri kuşatma altında tuttuğunu belirterek, bu bölgelere uygulanan ambargonun İsrail’in Gazze’ye uyguladığı ambargoyu aratmadığını söyledi. Doğu Guta’da halkın ekmek, su, gaz ve ilaç gibi temel ihtiyaçlardan mahrum bırakıldığını kaydetti.
Esed’in bölgeye ambargo uygulayarak halkı teslim olmaya zorladığını belirten el-Vezir, “ Bu ancak bütün erkeklerin ölmesi, sadece kadın ve çocukların hayatta kalmasıyla mümkün olacaktır” dedi.
el-Vezir, Duma’nın hedef alınmasının Guta ve Cubar’ın hedef alınmasıyla aynı bağlamda değerlendirilmesi gerektiğini ifade ederek, Şam’ın Cubar semtinin, devrimcilerin Şam’a ulaşmasından çekinen Esed tarafından yerle bir edilmek istendiğini dile getirdi. Cebur semtinin, Doğu Guta ve Şam arasında stratejik öneme sahip bir bölge olması nedeniyle, Esed rejimin güvenliğini ciddi anlamada tehdit ettiğini söyledi.
el-Vezir daha önce yaptığı bir açıklamada şunları kaydetmişti;
“Cubar her türlü silah kullanılarak yerle bir edilmektedir. Esed rejimi 21. Yüzyılın en büyük kimyasal katliamını burada geçekleştirmiştir.”
