Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK), Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) Suriye’ye sınır ötesi insani yardımlara ilişkin kararın süresinin oylanmasına ilişkin bir basın açıklaması yayımladı.
SMDK’nın resmi internet sitesinde yer alan açıklamada, Rusya’nın veto hakkını kullanarak insani meseleleri provoke ettiği, kendisi ve Esed rejimi için siyasi kazanç elde etmeye çalıştığı vurgulandı.
İnsani yardımların müzakere konusu edilemeyeceğine işaret edilen açıklamanın tam metni şöyle;
Rusya, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) Suriye’ye sınır ötesi insani yardım geçişine ilişkin kararın süresinin uzatılmasını veto ederek Suriye halkına karşı işlediği cürümlere bir yenisini eklemiştir.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) olarak, Suriye’nin kuzeybatısındaki sivillere insani yardım gönderilmesine ilişkin bir kararın veto edilmesini kınıyoruz. Bu durum bölgedeki milyonlarca sivili gıda ve ilaç gibi temel ihtiyaçlardan yoksun bırakarak hayatlarını tehlikeye atacaktır.
İnsani yardımlar meselesinin her seferinde oylama konusu yapılarak Rusya’nın provokasyonlarına açık hale getirilmesini reddediyoruz. Zira Rusya, Suriye halkına karşı binlerce savaş suçu işleyen ve milyonlarca insanın göç etmesine sebep olan Esed rejiminin baş müttefikidir. Rusya, bu veto hakkıyla BMGK’yı kilitleyerek Suriye halkının mağduriyetlerini gidermeyi hedefleyen bütün projelerini akamete uğratmıştır.
Uluslararası toplum, acilen Suriye halkının yeni bir felaketle karşı karşıya kalmasını engelleyecek bir çözüm üretmekle sorumludur. Bu çerçevede Suriye’nin kuzeybatısındaki sivillere insani yardım ulaştırarak hayatlarını koruyacak bir mekanizma oluşturmalıdır. Bununla birlikte SMDK olarak, sınır ötesi insani yardımlar meselesinde Rusya’nın provokasyonlarını aşmak için kararın BM Genel Kurulu’nda onaylanmasını talep ediyoruz. Zira BM Genel Kurulu, kısa süre önce Suriye’deki kayıp ve tutukluların akıbetini belirlemek için çalışacak bir mekanizma kurma kararı alarak bunun mümkün olduğunu göstermiştir.
Bu noktada, Rusya’nın böylesine insani bir meseleyi üzerinde müzakere edilen bir siyasi meseleye dönüştürerek bu yolla kendisine ve Esed rejimine siyasi kazanç sağlamasına izin verilmemesi gerektiğine inanıyoruz. Rusya ve Esed rejimi, hem Suriye’de hem de Ukrayna’da savaş suçları işlemiştir. Uluslararası topluma düşen Rusya’yı karar alma mekanizmalarından uzaklaştıracak köklü bir değişime gitmektir.
