Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Dr. Nasr el-Hariri, ırkçı saldırılara ve şiddete maruz kalan Yunanistan’daki Suriyeli mültecilerin korunması için Avrupa Birliği’ne (AB) mektup gönderdi.
Hariri, son zamanlarda Yunanistan’daki mültecilerin alıkonulma, işkence ve aşağılanma gibi pek çok insan hakları ihlaliyle karşılaştığına dair bildirimler aldıklarını ifade ettiği mektupta, 1951 yılında imzalanan Cenevre Mülteci Anlaşması’na saygı gösterilmesini talep etti.
Mektubunda, Yunanistan’ın Midilli Adası’ndaki Moria mülteci kampında yaşanan yangına değinen Hariri, “Bize gelen bilgiler, yangının kundaklama sonucu çıktığına işaret etmektedir. Yangın sonucunda yaklaşık 13 bin mülteci barınaksız kalmıştır” ifadelerini kullandı.
Yunanistan’daki Suriyeli mültecilere yönelik ırkçı saldırıların ırkçı bir grupla işbirliği halindeki bazı görevliler tarafından yapıldığını ve Yunan hükümetinin de bu saldırılara müdahil olduğunu belirten Hariri, bu saldırıların “insanlık karşıtı suç” saviyesine ulaştığına dikkat çekti. Faillerin, Yunanistan hükümeti tarafından da imzalanan Roma Bildirgesi çerçevesinde cezalandırılmasını talep etti.
Hariri, mektubunda, Esed rejimi, Rusya ve İran’ın katliamlarına maruz kalan Suriyelilerin iltica ettikleri ülkelerde de uluslararası toplumun ırkçı saldırıları durdurmaktaki gevşekliğinin kurbanı olduğunu dile getirdi.
Suriye’deki mülteci krizinin temel sebebinin halkın üçte birini tehcir etmeyi planlayan Rusya ve İran destekli Esed rejiminin vahşeti olduğuna dikkat çeken Hariri, “Sorunlar ancak sebepleri ortadan kaldırılırsa çözülür. Dolayısıyla sorunları çözmek için sebeplere yoğunlaşmak gerekir” cümlelerini kullandı.
SMDK Başkanı, mektubunu, “Birleşmiş Milletler (BM) kendi aldığı kararlara saygı duyulmasını sağlayana kadar Suriye halkının korunması ve BM müesseselerinin inandırıcılığının muhafaza edilmesi BM üyesi ülkelerin sorumluluğudur” şeklinde sürdürdü.
Hariri, Midilli adasındaki saldırıda fiziki, manevi ve ekonomik zarara uğrayan mültecilerin tazmin edilmesini istediği mektubunda, suçluların ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) sevk edilmesini talep etti.
Mektubunun sonunda, uluslararası toplumun Esed rejimi, Rusya ve İran’a, İdlib’deki ihlallerini durdurması ve mültecilerin Astana sürecinde belirlenen 4 gerginliği azaltma bölgesine dönüşüne izin vermesi için baskı kurması gerektiğini belirten Hariri, bu kapsamda Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge oluşturulması çalışmalarının başlaması gerektiğini kaydetti.
Hariri, mektubunda ayrıca, Suriye’de 2254 sayılı uluslararası karar çerçevesinde gerçek bir siyasi geçiş süreci başlamasını ve savaş suçlarına karışmış rejim, Rusya ve İranlı yetkililerin yargılanmaktan kaçmasının engellenmesini talep etti.