Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Salim el-Muslat, BM Genel Sekreteri Atonio Gutterres, Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Sorumlusu Joseph Borrel, BM Suriye Özel Temsilcisi Geir O. Pedersen ile Suriye halkının dost ve kardeş ülkelerine gönderdiği mektupta, Esed rejimini meşrulaştırma girişimlerini engelleme çağrısı yaptı.
ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, Kanada, Belçika, İtalya, Hollanda, Norveç, İsveç, Ukrayna ve Japonya Dışişleri Bakanlarına gönderdiği mektupta, Esed rejimi ile normalleşme girişimlerinin Suriye’de bir siyasi çözüme katkı sağlamamakla birlikte rejimi halka karşı daha fazla savaş suçu işlemeye cesaretlendireceğini dile getirdi.
Esed rejiminin kimyasal silah, terör gruplarını destekleme ve devlet kurumlarını kendi maslahatına kullanma gibi çok sayıda savaş suçuyla dolu bir tarihe sahip olduğunu hatırlatan el-Muslat, rejimin uluslararası topluma kendisini istikrarın tek alternatifi olarak dayatmak için bölgenin istikrarını terörle sarsma taktiği uyguladığını vurguladı.
Mektubunda, Esed rejiminin Suriye’yi dünyaya uyuşturucu Captagon hapı ihraç eden bir ülke haline getirdiğini anlatan el-Muslat, uluslararası toplumun bu uyuşturucu ticaretinden büyük endişe duyduğunu belirterek, rejimin uyuşturucu ticaretini kendisine yönelik ekonomik yaptırımları aşma yöntemi olarak kullandığına dikkat çekti.
Mektubunda, Esed rejiminin uluslararası ve bölgesel istikrarı zedeleyen İran Molla Rejiminin mezhepçi projesini güçlendirmek için uyuşturucu ticareti ve katliamları silah olarak kullandığına değinen el-Muslat, rejimden bu yaptıklarının hesabının sorulması gerektiğinin altını çizdi.
SMDK Başkanı, Esed rejimi ile normalleşmenin bölge halklarına karşı nefreti ve İran’ın Safevi projesini beslemekten ve İran nüfuzunu artırmaktan başka bir işe yaramayacağını aktardığı mektubunda, bölge halklarının doğrudan ve dolaylı olarak İran’ın mezhepçi projelerinden etkilendiğini ve Esed rejimine meşruiyet sağlayarak güçlendirmek yerine Tahran rejiminin bu projesine karşı mücadele edilmesi gerektiğini ifade etti.
El-Muslat, Esed rejiminin Suriye ve bölge halkına verdiği zarar göz ardı edilerek rejimle normalleşilemeyeceğine dikkat çektiği mektubunda, adalet ve hesap sorulabilirlik ilkesinin korunması ve Suriye halkına karşı savaş suçu işleyenlerden hesap sorulması gerektiğini vurguladı.
Mektubunda, Suriye halkının herhangi bir ülkenin Esed rejimi ile normalleşmesine karşı olduğunu ve devrimin ilkelerine bağlılığını açıkça gösterdiğine işaret eden el-Muslat, Suriye halkının bütün barışçıl yollarla özgürlük ve adalet mücadelesini sürdüreceğini ve daha iyi bir gelecek için Suriye halkına destek olunması gerektiğini kaydetti.
SMDK Başkanı, uluslararası toplumun ahlaki ve insani sorumluluklarını yüklenerek rejimden hesap sormasını talep ettiği mektubunda, rejimin izole halden çıkarılmasının işlediği savaş suçlarından dolayı rejimi ödüllendirmek olacağı uyarısını yaptı.
Mektubunun sonunda, başta Cenevre bildirgesi ve 2254 ile 2118 sayılı BMGK kararları olmak üzere, Suriye’ye ilişkin uluslararası kararlar çerçevesindeki siyasi geçiş sürecine bütün tarafların katkı sunması gerektiğini dile getiren el-Muslat, 2254 sayılı kararın uygulanmasının gecikmesinin sadece Suriye halkına değil bütün bölgeye olumsuz etkiler getireceğini ifade etti.