Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Dr. Nasr el-Hariri, Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmet Ebu Gayt ve Birliğin Dönem Başkanlığını yürüten Katar Dışişleri Bakanı Muhammed Bin Abdurrahman Al-i Sani’ye bir mektup gönderdi.
Hariri, Uluslararası Kimyasal Silahları Yasaklama Komitesi (OPCW) tarafından yayımlanan raporlarda Esed rejiminin kimyasal saldırılar düzenlediğinin ispat edildiğini hatırlattığı mektubunda, Arap Birliği’nin rejimden savaş suçlarının hesabını sormak için başlatılan uluslararası çabalara katılmasını istedi.
Mektubunda, Arap Birliği’nden Suriye’deki siyasi çözüm sürecine katkı sağlayacak somut kararlar almasını talep eden Hariri, Birliğin BM kararları çerçevesinde Suriye’de geçiş sürecini yönetecek ve güvenlik görevlerini üstlenecek Tam Yetkili Geçici Yönetim Kurulu oluşturulmasına katkı sunması gerektiğini kaydetti.
Hariri, mektubunda ayrıca, Arap Birliği’ne Suriye halkının Esed rejimine ve birbirleriyle yardımlaşan İran’a bağlı mezhepçi militanlar, DEAŞ ve PYD/PKK gibi terör örgütlerine karşı verdiği mücadelesine destek çağrısı yaptı.
Mektubunda, Esed rejiminin savaş suçları nedeniyle Suriye halkının ikinci dünya savaşından beri görülmemiş bir insani krizle karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Hariri, rejimin sebep olduğu bu insani krizin geride yaklaşık bir milyon ölü ve yaralı, yarım milyon tutuklu, 13 milyon mülteci bıraktığını ve Suriye’de İran tarafından planlı bir demografik değişim uygulandığını aktardı.
SMDK Başkanı, terör örgütü PKK’nın farklı isimlerle Suriye’nin kuzeydoğusunda hegemonya kurduğuna işaret ettiği mektubunda, örgütün işlediği savaş suçları yüzünden binlerce Suriyelinin mülteci konumuna düştüğünü ve bunun da Suriye’nin güvenlik ve istikrarını tehdit ettiğini vurguladı.
Mektubunda, Türkiye’nin hem kendi halkı hem de Suriye halkının ortak çıkarları ve sivilleri korumak için devrimci güçlerle sürdürdüğü ittifaktan övgüyle bahseden Hariri, teröre karşı ortak savaşlarının uluslararası hukuk kapsamında Suriye halkını katliamlar, bölücü faaliyetler ve demografik mühendislikten kurtarma amacıyla sürdürdüğünü ifade etti.
Hariri, mektubunda son olarak, Arap Birliği’nden Suriye’nin toprak bütünlüğü ve güvenliği ile bölgesel istikrarı korumak için harekete geçme çağrısını yineledi.