Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Enes el-Ubde, Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu’ndan (BMGK) uluslararası kararların neden uygulanmadığını görüşmek üzere olağanüstü toplanmasını ve Rusya ve İran’ın Suriye işgalini kınamasını talep etti.
İstanbul’da bu gün yaptığı basın toplantısında konuşan Ubde, “Suriye’nin dostları artık ahlaki, hukuki ve siyasi sorumluluğunu üstlenmelidir, hiçbir şart altında Esed rejimi ile ilişkiler normalleştirilmemelidir” dedi. Kardeş ve dost olanın sessiz kalmasının ya da baş sağlığı ile yetinmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.
Ubde sözlerini şöyle sürdürdü;
“BMGK, kendi kararlarının Suriye’deki akıbetini gözden geçirmelidir. Neden uygulanamadığını, kimin reddettiği, kimin kararları çiğnediği, kimin uymamakta direndiği, Beşar Esed ve yönetici zümrenin içinde olmadığı Geçici Yönetim Kurulu liderliğinde bir siyasi geçiş sürecini kimin engellediği değerlendirmelidir.”
Arap Birliği’ne de değinen SMDK Başkanı şunları kaydetti;
“Arap Birliği, Suriye halkının çektiği acılarda yanında durmalıdır. Bakanlar Kurulu toplanarak Rusya ve İran’ın Suriye işgalini, egemenlik haklarını çiğnemesini, Suriye halkının katledilmesine iştirak etmesini kınamalıdır. Suriye’deki bütün yabancı güçlerin, terör örgütlerinin ve milis birliklerinin ülkeyi terk etmesini istemelidir.”
Ubde, Suriye’nin dostlarının ahlaki, hukuki ve siyasi sorumluluklarını yerine getirmek üzere harekete geçmesi gerektiğini ifade ederek, Suç rejiminin protesto edilmesi gerektiğini ve hiçbir şekilde ilişkilerin normalleştirilmemesi gerektiğini söyledi. Terörle mücadelenin buna sebep olarak öne sürülmemesi gerektiğini, Esed rejiminin terörün koruyucu ve besleyicisi olduğunu dile getirdi. Suriye halkının ve devriminin terörün ilk kurbanı olduğunu vurguladı.
SMDK Başkanı sözlerini şöyle sürdürdü;
“Benzerine az rastlanan bir vahşilikle Esed rejimi ve işgalcilerin Halep, Dareyya ve Suriye’nin bütün kentlerine yönelik operasyonları devam etmektedir. 2011 yılında barışçıl olarak meydana çıkan ve hâlihazırda mümkün olan bütün araçlarla değerlerini özgürlüğünü savunan özgür Suriyelileri hedef alan rejim, binlerce yıl önce en harika eserleri ortaya koyan medeniyeti birikimi ve mirasını yok etmektedir.”
Ubde sözlerine şunları ekledi;
“Tarihi sekiz bin seneye uzanan bir kentin günde iki yüz bomba ve onlarca varil bombasıyla sakinlerinin başına yıkılması yirmi birinci yüzyılda dünyanın ayıbıdır. Suriyeli çocukların bu derece vahşi bir şekilde öldürülmesine tanıklık ettiği halde gözünü dahi kırpmamak, demokrasi, adalet ve özgürlük şiarını yükselten herkesin ayıbıdır.”
Kahramanlığı, barışçıl devrimin sembolü olduğu halde Dareyya halkının kuşatmaya ve açlığa mahkum edildikten sonra nasıl yalnız bırakıldığını soran Ubde, dünyanın Dareyya halkı için gereğini yapmadığını söyledi. Birleşmiş Milletler kararlarına rağmen kuşatma ve açlıkla boğuşan insanlara gıda ve ilaç yardımlarının ulaşmasına mani olunmasına dünyanın sessiz kaldığını ifade etti.
Enes el-Ubde, Halep’in vahşi bir şekilde yıkıldığını dile getirerek, Dareyya halkının aç bırakıldığını belirtti. Halep ve Dareyya’nın halkı öldürülen ve yıkılan bütün Suriye kentlerinin müşahhas örneği olduğunu söyledi.
BM’nin, ölümlerin durması, kuşatmaların kaldırılması ve yardım malzemelerinin ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasını ön gören 2254 sayılı karının akıbeti ve Suriye’nin Halkının Dostları Grubu’nun ölüm mekanizmasının durdurulmasına yönelik davranışlarını sorgulayan Ubde, Viyana, Munih, Paris ve Cenevre kararlarının mürekkebi kurumadığı halde rejimin vahşi katliamlarının devam ettiğini belitti.
Suriye halkı adına konuşan Ubde, Özgür Suriye Ordusu’na yönelik başta uçak savarlar olmak üzere teknolojik silah ambargosunun hiçbir açıklaması olmadığını söyledi. Suriye halkından ölenlerinin yüzde doksanın hava bombardımanı ya da varil bombaları nedeni ile öldüğünü ifade etti. ABD yönetiminin, Suriyeli kadınları ve çocukları vahşi saldırılardan korumak için güvenli bölge oluşturulmasını reddetmesinin makul bir açıklaması olmadığını dile getirdi.
SMDK Başkanı, Sadece terör örgütü DAEŞ’in hedef alınarak, Suriye’de bulunan Hizbullah, İran Devrim Muhafızları milisleri, Ebu Fazl, Zeynebiler ve Fatimiler gibi diğer terör örgütlerinin hedef alınmamasını eleştirdi. Esed rejiminin bu terör örgütlerini resmi olarak koruyup kolladığına işaret etti.
Başta ABD olmak üzere uluslararası güçlerin Esed rejimi ve müttefiklerinin Suriye halkına yönelik katliamlarını durdurmak için bir an önce müdahale etmesi gerektiğini ifade eden Ubde, Cenevre görüşmelerinin başarıya ulaşması için uygun ortamın oluşmadığını söyledi. Sürecin gayrı ciddi yürüdüğünü, Suriye halkının ve başlangıçta barışçıl olan devrimin en başından beri talebi olan siyasi çözümün hayal durumuna getirildiğini dile getirdi.
Ubde, Suriye’de barışın sağlanmasının, başta ölümlerin durdurulması, kuşatmaların kaldırılması, bombardımanın durması gibi barışın bütün gereklerinin yerine getirilmesi ile mümkün olacağını belirtti.
SMDK Başkanı Ubde, SMDK’nın devrimin bütün ilkelerine bağlı olduğunun altını çizerek, baskı ve yolsuzluğun olmadığı, bütün birleşenlerinin hiçbir ayrıma maruz kalmadan haklarının korunduğu yeni Suriye’nin inşası için çalıştığını vurguladı.