Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK), Rusya’nın Suriye halkına karşı başlattığı saldırıların görüşülmesi ve saldırıların bertaraf edilerek gerekli tedbirlerin alınmasına yönelik karar alınması için acil toplantıya çağırdı. SMDK Başkanı Halid Hoca’nın Arap Birliği Genel Sekreteri Nebil Arabi’ye yazdığı mektubu SMDK Hukuk İşleri Komisyonu Başkanı Heysem El-Malih, Arabi’ye teslim etti.
Rusya’nın Suriye’ye açıktan saldırı ve işgalinin BM Güvenlik Konseyi, BM Genel Kurulu ve Arap Birliği’nin kararlarını ihlal ettiği belirtilen mektupta, işgalin Cenevre bildirisine aykırı olarak ayrıca Suriye’deki tüm siyasi çözüm çabaları yerle bir ettiğine işaret edildi. Uluslar arası barışı tehdit ettiği belirtilen işgalin aynı zamanda Arap Birliği’nin en önemli hedefleri arasında olan Ulusal Arap güvenliğine de tehdit oluşturduğu ifade edildi.
Mektupta, Rusya’nın Suriye halkına karşı açıktan saldırı ve düşmanlığını kınayan SMDK, uluslar arası toplumu temsil eden BM, Arap Birliği ve diğer etkili ülkelerin saldırıyı kınaması talep edildi. Suriye’den tüm yabancı güçlerin (Rusya, İran, IŞİD, Hizbullaj ve diğer mezhep yanlısı milisler) çıkarılması istenerek, sivillerin korunması için her türlü tedbirin derhal alınması çağrısı yapıldı. Sivillerin korunmasının diktatör Beşşar Esed ve insanlık suçu işleyenlerin yer almadığı bir geçiş sürecine başlamanın da koşulu olduğuna dikkati çekildi.
Rusya’nın Suriye’ye havadan ve karadan açık bir şekilde işgal başlattığı belirtilen mektupta, Suriye devriminin üzerinden geçen 5 yıl boyunca Rusya’nın Esed rejimine gizliden askeri, silah ve mühimmat desteğini artık açıktan asker gönderek yaptığını bunun öncesinde ise Rusya’nın Taratus’taki eski askeri üssü dahil, Lazkiye ve Humatu’l Askeryan havalimanına askeri yığınak yaptığına ve lojmanlar oluşturulduğuna dikkati çekildi. Şuan Rus şirketlerin Suriye’nin karasularında petrol ve gaz anlaşmaları imzaladığı ifade edilerek, Rusya’nın rejimin cinayet ve suçlarını verdiği siyasi destekle örtmeye çalıştığı belirtildi. Rusya’nın BM Güvenlik Kurulu ve uluslar arası toplumu işlenen suçlara karşı veto hakkını kullanarak harekete geçmesini engellediğini ve Suriye halkının taleplerine cevap verilmesinin öne geçtiği ifade edildi.
SMDK Rusya’nın terörle mücadele iddiasıyla Suriye’yi doğrudan işgal ederek müdahalesini sürdürme kararı aldığını ve bunun üzerinden bögedeki gücü ve hakimiyetini artırmayı hedeflediğini belirtti. Meşruiyetini kaybetmiş Esed rejimini ayakta tutabilmek ve tekrar ona meşruiyet kazandırabilmek için Rusya’nın Esed’in kontrolü dışındaki bölgeleri bombaladığı ifade edilen mektupta, Suriye halkının hukuk ve adalet temelinde kurulmasını istedikleri devlete kastedildiğinin altı çizildi.
Rusya’nın saldırılarını Humus, Hama ve Lazkiye kırsalları gibi belli bölgelerle sınırlı tutarak Suriye’nin demografik yapısını değiştirmeyi ve ülkeyi parçalamayı hedeflediğini ifade eden SMDK, Rusya’nın son seçenek olarak halk devrimine karşı başarısız olan Esed’in ve yönetimdeki önemli kişilerin sığınabileceği bir Alevi devletçik kurulmasını amaçladığına vurgu yaptı
Rusya’nın Suriye müdahalesinin tamamen bir işgal hareketi olduğunu belirten SMDK, Suriye’deki Rus kuvvetlerinin işgal güçleri olduğunu ve bunun hukuk dışı bir müdahale olduğunu ifade etti. Rusya Parlamentosu’nun üst kanadının Suriye’den davet geldiği gerkçesini ileri sürerek Suriye müdahalesine müsaade etmeye hakkı olmadığına vurgu yapan SMDK, zira Suriye’de buna karar verecek egemen ve meşru bir devletin bulunmadığına işaret etti. Beşşar Esed ve yönetiminin meşru olmadığı, Rus hükümetinin uluslararası hukuk kuralları uyarınca böyle bir yönetimin çağrısına icabet edemeyeceği ifade edilen mektupta, bir devlete uluslararası meşruiyeti verenin halk olduğuna dikkati çeken SMDK, 2011 yılında başlatılan halk devrimiyle birlikte Suriye’de meşru olanın tarafın halk olduğuna işaret etti.