Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Mülteci İşleri Topluluğu Koordinatörü Ahmed Bakkora, aralarında Lübnan, Avusturya ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) olduğu çeşitli ülkelerin Suriye’ye “güvenli ülke” olarak tanımladıklarına ilişkin gelen haberlerin endişe verici olduğunu söyledi.
Konuya dair açıklamalarda bulunan Bakkora, söz konusu haberlerin yıllardır Esed rejiminin psikolojik savaşına maruz kalan ve dünyanın çeşitli bölgelerine sığınmak zorunda olan Suriyelilere olumsuz bir psikolojik etki yaptığını belirtti.
Açıklamasında, Suriye’nin güvenli bir ülke olduğu yönündeki tanımlamanın siyasi değil çeşitli güvenlik, toplumsal ve yasal boyutları olan teknik bir tanımlama olduğunu dile getiren Bakkora, “Bu tür bir tanımlama Suriye halkının yaşadığı mağduriyetleri giderme yönünde bir tavır takınmaktan kaçınmaktır. Son dönemde Suriye halkının mağduriyetini derinleştiren tek taraflı ve bölgenin istikrarını tehdit eden adımlar müşahede etmekteyiz. Suriye’de bir çözüm isteniyorsa bunun temelini siyasi geçiş oluşturmaktadır. Bu uluslararası toplumun bütün taraflarının ehemmiyet göstermesi gereken bir durumdur” dedi.
Bakkora, mültecilerin güvenli olmayan ve hayatlarının tehlikeye gireceği bir ülkeye gönderilmesinin Birleşmiş Milletler’in (BM) 1951 tarihli bildirgesine aykırı olduğunu belirttiği açıklamasında, mevcut şartlarda Suriyeli mültecilerin zorla geri gönderilmesinin çözüm değil bölgenin istikrarını daha fazla sarsacak bir sorunun görmezden gelinmesi anlamına geleceğini kaydetti.
Bakkora ayrıca, Suriye halkının yaşadığı felaketlerin göz ardı edilmesinin sadece insani değerlere yönelik bir ihlal değil aynı zamanda bütün bölgeyi etkileyecek bir felaketin önünü açmak olduğunun altını çizdi.
Açıklamasında, mültecilerin korunarak güvenli ve gönüllü geri dönüşlerine imkan sağlayacak bir ortam oluşturmanın uluslararası toplumun sorumluluğu olduğuna değinen Bakkora, uluslararası insani kanunlara saygı gösterilmesi ve Suriye’de siyasi geçiş sürecini ön gören 2254 sayılı BM kararının uygulanması için ciddi adımlar atılmasını talep etti.