Yüksek Müzakere Kurulu (YMK) Cenevre Heyeti Başkanı Nasır el-Hariri, Cenevre müzakerelerinin 6. turunun sona ermesinin ardından, dün yaptığı açıklamada, Esed rejimi var oldukça teröre karşı savaşın netice vereceğini düşünenleri hayalperestlikle suçladı. Suriye’de, Birleşmiş Milletler (BM) şemsiye altında bir siyasi geçişin uygulanması çağrısı yapan el-Hariri, İran’ın Suriye’ye yönelik müdahalesinin hesabını vermesi gerektiğini ifade etti.
Açıklamasında, teröre karşı savaş ve İran’ın Suriye’ye müdahalesini engelleme çabalarının Suriye halkının iyiliğine olduğunu belirten el-Hariri, İran’a bağlı milis grupların Suriye halkına karşı katliamlar gerçekleştirdiğini dile getirdi. İran’dan Suriye halkına karşı sürdürdüğü savaşın hesabının sorulmasını talep etti.
Cenevre’deki müzakerelere dair bilgi veren el-Hariri, muhalefet heyetinin BM Suriye Özel Temsilcisi Steffan De Mistura’ya İran’ın Suriye’deki yıkıcı faaliyetlerine dair bir tezkere sunduğunu kaydetti. İran’ın Suriye’ye gayrı meşru olarak müdahale ederek, Irak, Lübnan ve birçok ülkeden getirdiği milis gruplarla katliamlar işlediğini dile getirdi.
El-Hariri, Açıklamasını şöyle sürdürdü;
“İran, emperyalist faaliyetleri kapsamında Suriye’ye müdahale etmiş ve halkımıza karşı büyük katliamlar işlemiştir. İran, bölgedeki nüfuzunu artırmak amacıyla mezhepçi bir dil kullanmakta ve bölgedeki farklı mezhepler arasında şiddeti körüklemekten geri durmamaktadır.”
Açıklamasının devamında Cenevre’deki müzakerelerde muhalefet heyetinin müzakerelerde öne sürdüğü Tam Yetkili Geçici Yönetim Kurulu konusunda makul bir tartışmaya hazır olduğunu belirten el-Hariri, Esed rejiminin ise buna karşılık hiçbir konuyu konuşmaya yanaşmadığını ve herhangi bir siyasi çabanın içine de girmediğini söyledi.
El-Hariri, açıklamasının sonunda, şunları söyledi;
“Esed rejimi, iktidarda kalması karşılığında dünyanın tüm ülkeleri Suriye’yi işgal etse de bunu sorun yapmayan bir rejim. Bu rejimin tek isteği var kendisine karşı çıkan bütün Suriye şehirlerini ve oluşumlarını yok ederek iktidarını sürdürmek. Esed rejimi, Cenevre’deki müzakerelere katılsa da siyasi çözüme dair hiçbir ciddiyete sahip değil. Saydnaya hapishanesinde tutuklulara yaptıkları işkenceler ve tutukluların cesetlerini yakmaları da bunun kanıtı.”