Suriye Anayasa Komitesi Muhalif Eş Başkanı Hadi el-Bahra ve Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu’ndan (SMDK) bazı üyeler, bugün, Suriye’nin kuzeyindeki Halep’in Carablus beldesinde düzenlenen “Uluslararası Toplumun Anayasa Komitesi Sessizliği” başlıklı çalıştaya katıldı.
Çalıştay’da, Özgür Halep Yerel Meclisi Başkanı Abdulmunim el-Mustafa ve önde gelen yerel şahsiyetler ile devrimci ve sivil oluşum temsilcileri de hazır bulundu.
Suriye’ye ilişkin düzenlenen Cenevre 2 konferansından son Anayasa Komitesi çalışmalarına kadar geçen sürede düzenlenen siyasi çözüm girişimleri üzerine konuşmaların yapıldığı Çalıştay’da, Suriye’ye ilişkin uluslararası kararlar da ele alındı.
Anayasa Komitesi Eş Başkanı Hadi el-Bahra, Çalıştay’da yaptığı konuşmada, Anayasa Komitesi oturumları ve rejimin “ulusal ilkeler” adındaki bahaneleri öne sürerek oturumlara katılmayı askıya almasına dair bir sunun gerçekleştirdi.
Konuşmasında, Anayasa Komitesi’nin Esed rejiminin değil, Birleşmiş Milletler’in (BM) gözetiminde kurulduğuna ve komitenin çalışmalarının kolaylaştırılmasının BM Suriye Özel Temsilcisi Geir O. Pedersen’in sorumluluğunda olduğuna değinen el-Bahra, “Esed rejimi, oturumlara samimiyetle katılmadı. Uluslararası güçlerin anlaşması üzerine müttefiklerinin yaptığı baskılar yüzünden katıldı. Komite, Esed rejiminin otoritesinden daha büyük bir otoriteye sahiptir” dedi.
Uluslararası toplumun Anayasa konusunda önemli bir rolü olduğuna ve maddelerin belirlenmesi çalışmalarına katılması gerektiğine değinen el-Bahra, “Suriye Anayasası ancak Suriyeliler tarafından yazılır. Suriyeliler de bu konuda Suriye halkını razı etmeyi öncelik kabul eder. Bundan başkasını kabul etmeyiz” şeklinde konuştu.
El-Bahra, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Şuan yapılan sadece müzakere aşamasıdır. Uluslararası kararların ön gördüğü çözüm sacayaklarından herhangi birini müzakere etme hususunda bir engelimiz yok. Bu komitenin ikinci merhalesinden tamamen farklıdır. İkinci merhale, 2254 sayılı kararın ön gördüğü takvim kapsamında uygulanmasını gerektirmektedir.”
Konuşmasının devamında, Anayasa Komitesi ve siyasi süreçteki gelişmelerin açıklanması için toplantıların devam etmesinin önemi dikkat çeken el-Bahra, “Rejimi en fazla korkutan şey, Suriye halkının farklı kesimlerinin birbirine yakınlaşması ve eşit vatandaşlık temelinde bir devlet kurulması hedefi için birlikte çalışmalarıdır” ifadelerini kullandı.
El-Bahra, güven inşa etmek ve rejimin yaymaya çalıştığı suizanlardan kurtulmak gerektiğine vurgu yaptığı konuşmasını şöyle sonlandırdı;
“Suriye halkının bütün kesimleri, Esed rejiminin devletin kaynaklarını askeri birimlerine harcama noktasında ısrar etmesi nedeniyle yaşanan ekonomik kriz ve toplumsal yapının çöküşünden etkileniyor. Rejimin bu ısrarı ne güvenliği ne de istikrarı sağlamazken, barış ve adaleti de uzaklaştırıyor.”