Suriye’nin başkenti Şam’ın yanısıra, Humus, Tartus ve Haseke eyaletlerinde, dün meydana gelen bombalı saldırılarda 50 kişi hayatını kaybetti. Saldırıları DAEŞ terör örgütü üstlendi. Rejime muhalif bazı çevreler, saldırıların arkasında kendisini en iyi alternatif olarak dayatmak isteyen Esed rejiminin olduğunu ifade ediyor.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Siyasi Kurul Üyesi İkab Yahya, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, saldırılardan sorumlu gruplara verdiği desteğe dikkat çekerek, “Esed rejimi, sivillere yönelik bombalı saldırı konusunda tecrübesi olan bir rejimdir” dedi. Eski Lübnanlı Bakan Michael Semaha’nın, aracında Esed rejiminden aldığı yüklü miktarda bombalarla yakalandığını hatırlattı.
Yahya, Esed rejiminin, bir gününü Suriye’ye ayıran Birleşmiş Milletler Genel Konseyi’nin 21 Eylül günü yapacağı toplantı öncesi, kendisi DAEŞ terör örgütünün bir mağduru gibi göstererek BM’yi aldatmaya çalıştığını iddia etti.
Lübnan mahkemesi, ülkenin kuzeyindeki Trablus kentindeki Takva ve Selam camilerine yönelik yapılan bombalı saldırılardan Esed rejimine bağlı istihbaratçıları sorumlu tutmuştu.
Mahkeme, 2 Eylül Cuma günü, davayı karara bağlayarak, Suriye istihbaratına çalışan Muhammed Ali Ali ve Nasır Çoban adlı iki subayı “Patlamaları planlamak ve organize etmekten” suçlu bulmuştu.
Açıklamasında, Lübnan mahkemesinin aldığı karara da değinen SMDK Siyasi Kurul Üyesi İkab Yahya, “Bu, Esed rejiminin sadece ortaya çıkarılan bir suçu. Geçmişte rejimin işlediği çok daha fazla suçun üzeri örtülmüştü” şeklinde konuştu.