Suriye Anayasa Komitesi Muhalif Eş Başkanı Hadi el-Bahra, Esed rejiminin kendisini dayatmak için Suriye’ye ilişkin çözüm müzakerelerinin sonuçsuz kaldığını ve Birleşmiş Milletler’in (BM) bu konuda herhangi bir rolü olmadığını öne sürdüğünü söyledi. Siyasi geçiş sürecinin yaşamaya devam etmesinin ve Suriye’ye ilişkin uluslararası kararların işlevsiz kalmasına izin verilmemesinin büyük önem taşıdığını vurguladı.
Konuya ilişkin bugün el-Araby el-Cedid gazetesine açıklamalarda bulunan el-Bahra, “Esed rejiminin gerçek hedefi, siyasi çözüm sürecini tamamen çökertmektir. Rejim, dünya kamuoyunu Cenevre sürecinin tamamen sona erdiğine ve BM’nin çözüm konusunda herhangi bir role sahip olmadığına ikna ederek kendini tek alternatif olarak dayatmaya çalışıyor” dedi.
El-Bahra, Esed rejiminin meşruiyetini kaybettiğinin farkında olduğunu belirttiği açıklamasında, “Rejim meşruiyet konusunu önemsemiyor. Dünya ülkelerinin yeniden kendisiyle ilişki geliştireceğini düşünüyor. Bu yüzden kendisini bir emrivaki olarak dayatıyor. Rejim tek gayesi var; iktidarda kalmak ve yeniden imar süreci başladığında tek alternatifin kendisi ve etrafındaki yolsuzluk çeteleri olduğunu göstermek istiyor” ifadelerini kullandı.
Açıklamasında, rejimin bu planlarına karşı koyacak tek sürecin 2254 sayılı BMGK kararı çerçevesindeki Cenevre süreci olduğunu ve bu sürecin bitmesine izin verilmemesi gerektiğini vurgulayan el-Bahra, “Suriye meselesinin BMGK’da aktif bir mesele olarak kalması, Suriye halkının özgürlük ve siyasi geçiş taleplerinin boğulmasının önüne geçmek ve rejimin evrivakilerinin boşa çıkarılması için büyük önem taşıyor” cümlelerini kullandı.
El-Bahra, Esed rejiminin Anayasa Komitesi ve siyasi çözümü hedefleyen her adımın önündeki tek engel olduğuna değindiği açıklamasında, rejimin savaş suçlarını sonlandıracak ve Suriye halkını kendi yolunu çizen egemen güç konumuna getirecek bir Anayasa’nın hazırlanmasının parçası olmasının mümkün olmadığının altını çizdi.
El-Bahra, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Cenevre toplantıları, Esed rejiminin gasp ettiği Suriye devletinin tek temsilcisi olmasını engelleyerek, devrimin meşruiyetini sürdürmesini sağlayan etkenlerden biridir. Aynı zamanda rejime karşı devrim başlatan Suriye halkının taleplerinin gerçekleştirilmesi açısından da büyük önem taşımaktadır. Mevcut aşamada kötü niyetli olduğu açıkça ortada olan Esed rejimiyle değil, uluslararası toplumla müzakere yürütüyoruz. Biz, 2254 sayılı uluslararası kararı ihlal etmediğimiz gibi bu kararın uygulanması halinde önceliğinin siyasi geçiş olduğunu sürekli vurgulamaktayız. Bunun olmaması halinde kararın düzenli bir şekilde uygulanması mümkün olmayacaktır.”
Anayasa Komitesi Eş Başkanı el-Bahra, el-Araby el-Cedid’e yaptığı açıklamalarını, “Suriyeli devrimci ve muhalif kurumlar, Suriye halkına ve vatanına hizmet edecek kararları gerektiğinde almaktan geri durmayacaktır” diyerek noktaladı.