Suriye’nin güneyindeki Suveyde’de yerel Dürzi komitaların oluşturduğu “Ricalu’l Kerame” hareketinin kurucusu Şeyh Vahid el-Belus’un oğlu Leys el-Belus, kentte yaşananlar için yapılan “açlığa mahkum edilen insanların isyanı” tanımının doğru bir tanım olduğunu söyledi.
Konuya dair dün el-Kuds el-Arabi gazetesine açıklama yapan Belus, 2012 yılından itibaren kendisi ve babasıyla birlikte 3 bin Suveydelinin Esed rejimine karşı devrimi sürdürmek için gönüllü olduğunu belirtti. Devrimlerin insanların ekonomik talepleriyle başlayarak siyasi talepleriyle geliştiğine dikkat çekti.
Belus, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Esed rejiminin artık ne bir siyaseti ne de bir ekonomisi var. Bu sebeple Suveyde halkının bu rejime ateş ve demirle karşılık vermesi normal. Bir ekonomiye sahip olmayan bir rejim insanlara da bir ekonomi veremez. Şuan sahada yaşanan gelişmeler bize gelecek günlerin çetin olduğunu gösteriyor. Cebel-i Arap’taki durum iç açıcı değil. Zira rejim bölgeyi silahlı çatışmaya çekmek için uğraşıyor.”
Açıklamasında, Esed rejiminin mezhepçi bir rejim olduğunu ve kendilerini mezhepçi saiklerle tehdit ettiğini belirten Belus, “Rejim ve onun yetkililerinin ne dine, ne milliyete, ne mezhebe ne de topluma en ufak bir saygısı yok” ifadelerini kullandı.
Belus, Suveyde halkına destek veren bütün Suriyelilere teşekkür ettiği açıklamasında, “Suriye halkı özgür ve onurlu bir halktır. Onurlu olan bir tavır için harekete geçer” şeklinde konuştu.
Açıklamasının sonunda Suveyde halkının Esed rejimine karşı gelmesinin garipsenmemesi gerektiğine vurgu yapan Belus, “Cebel-i Arap halkı bugün atalarının izinden gidiyor. Bütün kalbimizle Suriye halkının taleplerini destekliyoruz. Bütün mezhep ve inançlarıyla halkımızın onurunu koruyoruz ve son nefesimize kadar onurumuzla kalacağız” cümlelerine yer verdi.