Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Enes el-Ubde’ye yazdığı cevabi mektupta, uluslararası insan hakları hukuku ve BM Güvenlik Kurulu kararları çerçevesinde Suriye’de sivillerin korunması için çalışacağını ifade etti.
SMDK ile iş birliği içinde çalışmayı arzuladığını ifade eden Guterres, Suriye halkının acılarına son vererek daimi barışı tesis etmek amacıyla BM denetimindeki müzakerelerin devam etmesini istediğini dile getirdi. SMDK’nın, kapsamlı ve gerçek bir siyasi çözüme nihai şeklin verilmesi noktasında daha fazla rol oynayabileceğini kaydetti. Bu siyasi çözümde, bütün Suriye halkının yaşadığı bu kötü durumun sonlandırılarak taleplerine karşılık verilmesinin önemine dikkati çekti.
Enes Ubde’nin, kendisine yolladığı tebrik ve temenni mektubuna cevap niteliğini taşıyan Guterres’in mektubunda, Suriye halkının yaşadıklarını “kabul edilmez korkunç bir olay” şeklinde niteledi. Bir önceki görevinde, “birçok insanın maruz kaldığı büyük zorluklara tanıklık ettiğini, evlerini terk etmek zorunda kalan milyonlarca Suriyelilerin de çok büyük zorluklar yaşadığını” ifade etti.
BM’nin, barış, adalet, insan onuru, hoş görü, yardımlaşma gibi önemli değerlere dayandığının altını çizen Guterres, “bu ilkelerin hayata geçirilmesi için, benden öncekilerin yaptığı gibi tam bir tarafsızlık örneği sergileyeceğim” dedi.
Guterres, siyasi sürece ilişkin olarak yaptığı değerlendirmede, BM’nin 2015 tarihli 2254 sayılı kararının ve 2012 tarihli Cenevre Beyanı’nın tamamen arkasında olduğunu belirtti. BM’nin 2014 tarihli 2170, 2178 ve 2015 tarihli 2199, 2253 sayılı kararları çerçevesinde BM’nin terörle mücadeleyi öncelediğini kaydetti.
Suriye halkının acılarına son verilmesi için ortak ahlaki değerlere riayet ettiklerinin altını çizen Guterres, sivillerin ikamet ettiği yerlerin ve kamu hizmet binalarının hedef alınmasına bir an önce son verilmesini istedi. Uluslararası hukuka göre yasak olan silahların kullanımının ve konvansiyonel silahların rasgele kullanılmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı. İnsani yardımların, hiçbir ön şart olmaksızın ülkenin her yerindeki ihtiyaç sahiplerine bir an önce ulaştırılması için gerekli kolaylığın sağlanması gerektiğini söyledi.