Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Halid Hoca, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Suriye halkına dost ülkelerden, İran’ın işgale varan Suriye müdahalesine son vermesini istedi.
Hoca, ABD’nin konuyu önemsemez bir tavır içerisinde olduğunu ifade ederken uluslar arası toplumun ise durumu sadece izlemekle yetindiğini belirtti.
Katar gazetesi Vatan’a konuşan SMDK Başkanı, ABD ve İran arasında Tahran’ın nükleer dosyası üzerine uzlaşı çabası olduğunu ancak görüşmelerde İran’ın Esed rejimi gibi meseleleri de gündeme taşıdığının hissedildiğini vurguladı.
Hoca; ‘’İran Suriye’yi açıktan işgal ediyor. İran, Suriye topraklarında Kasım Süleymani komutasında operasyon yapıyor. Irak’ta da aynı şeyler yaşandı. İki ülke Irak’ta ya ortak hareket etti ya da en azından ABD İran müdahalesini kabul etti’’ dedi.
İran’ın kendi ülkesi başta olmak üzere Suriye’ye Lübnan, Irak ve Asya bölgesinden milisler gönderdiğini söyleyen Hoca, İran’ın Suriyelilerin işlerine karışarak onları öldürmesine rağmen Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura’nın bu milisleri ‘’meşru milisler’’ olarak tanımladığına dikkati çekti.
Hoca; ‘’Başta ABD olmak üzere Suriye halkına dost ülkeler İran’ın bu müdahalesine bir son vermeli. İran ile yapılan nükleer müzakereler Suriye konusuyla bağdaştırılmamalı. Esed rejiminin yönetimde kalması müzakerelerin bir parçası olamaz’’ dedi.
BM Temsilcisi de Mistura’nın sadece Halep’i merkez alan açıklamalarının şaşkınlık verici olduğunu belirten Hoca;
‘’Kasım Sülaymani komutasındaki İran milisleri ülkenin güneyindeki Dera’da sivilleri katlederken, Tahran milislerini bir yandan Halep’e gönderirken, Duğu Guta’daki Duma Esed güçlerinin yoğun hava saldırısına maruz kalırken, meseleyi sadece Halep’e hasretmek Esed rejiminin Suriye’de sistemli bir şekilde yürüttüğü katliamları hafife almaktır’’ ifadelerini kullandı.
SMDK Başkanı; ‘’Özgür Suriye Ordusu’nun silahlandırılmasını talep etmemizle eş zamanlı olarak BM Temsilcisi gelmiş ya silahsızlanma ya da Halep’te savaşın dondurulması önerisinde bulunuyor!’’ dedi
De Mistura’nın taraflar arasındaki dengeyi gözetmesi gerektiğine dikkati çeken Hoca; ‘’BM Temsilcisi aracı olarak görevini sürdürmek istiyorsa SMDK ve Suriye rejimi arasındaki ilişkilerini dengeli yürütmeli’’ şeklinde konuştu.
Esed’in sorunun bir parçası değil, kendisi olduğuna vurgu yapan SMDK Başkanı, Esed’in Suriye’de karar alma mekanizmalarından uzaklaştırılması halinde sorunların en azından yarısının çözüleceğini savundu.
Hoca; ‘’ Esed rejimi kasıtlı bir şekilde ülkenin alt yapısını tahrip ediyor. Rejim saldırılarında, sağlık ve hizmet kurumlarını, dini müesseseleri, cami, kilise ve okulları hedef alıyor. Şuan bunların yarıdan fazlası tarumar oldu. Esed Suriye topraklarını biraz daha tahrip ettiği her an, daha fazla sivil öldürdüğü her an adeta zafer sarhoşluğu yaşıyor. Bunu hepimiz görüyoruz. Nasıl böyle biri çözümün bir parçası olabilir. Dolayısıyla Esed sorunun ta kendisidir ve öyle kalacaktır’’ dedi.
Bölgede terörün ana kaynağı Esed ve ona destek olan devletlere karşı mücadele edilmesi gerektiğini vurgulayan Hoca; ‘’ Suriye halkına karşı Esed rejiminin terörü IŞİD terörünü aşmıştır. En son verilere göre IŞİD şuana kadar 5 bine yakın Suriyeliyi katletti. Rejimin öldürdüğü insan sayısı ise 300 bini aştı. IŞİD kafa kesiyorsa, Esed rejimi de şebbihaları ve terörist Hizbullah milisleri aracılığıyla kafa kesiyor. IŞİD kurbanlarını yakarak öldürüyorsa, Esed rejimi Lazikiye, Humus, Şam’da Suriye’nin her yerinde Suriye halkını sadece varil bombalarıyla yakarak öldürmüyor, daha fazlası tüm vahşi öldürme yöntemlerini devlet terörü olarak sivillere uyguluyor. Biz terörle mücadelenin dengeli olması gerektiğini düşünüyoruz. Terörle mücadele terörist Esed rejimi ve ona destek veren mezhepçi milisleri de kapsamalı’’ açıklamasında bulundu.
