Suriye Müzakere Heyeti (SMH) temsilcileri, bugün, Anayasa Komitesi çalışmalarına takvim belirlemek için İsviçre’nin Cenevre kentindeki Birleşmiş Milletler (BM) binasına gelerek BM Suriye Özel Temsilcisi Geir O. Pedersen ile görüştü. Esed rejimi heyeti ise oturumlara katılmamakta ısrar ediyor.
Pedersen ile yapılan görüşme sonrası gazetecilere açıklamalarda bulunan Anayasa Komitesi Muhalif Eş Başkanı Hadi el-Bahra, SMH’nin 21 Kasım’da bir çalışma takvimi önerdiğini söyledi. “Diktatörlük rejiminin heyeti ise bu konuda herhangi bir öneri sunmadığı gibi bu işi oturumların başladığı güne bıraktı” dedi.
Açıklamasında, SMH’nin 3 alternatif öneri sunduğunu anlatan el-Bahra, şöyle devam etti;
“Birincisi, Anayasa Komitesi müzakerelerini içeren detaylı bir öneriydi. İkincisi, temel ilkeleri, siyasi ilkeleri ve anayasanın giriş maddelerinin ulusal daire çerçevesinde tartışılmasını öne süren bir öneriydi. Üçüncü öneri ise Suriye dair herhangi bir ülkedeki anayasa yazım sürecinin temel ilkelerinin tartışıldığı bir takvim sunarken, bu takvimin Suriye’deki anayasa yazımının tarihsel sürecine de vurgu yapan bir öneriydi.”
El-Bahra, Esed rejiminin bütün önerileri reddetmekle birlikte, herhangi bir alternatif sunmadığını “ulusal ilkeler” dediği bir takım bahaneler öne sürdüğünü belirttiği açıklamasında, “İlkeleri Suriye halkı belirler. Halkından yarım milyon insanı tehcir eden ve yüzbinlerce kadın, çocuk ve genci tutuklayan diktatörlük rejimi değil. Ulusal ilkeler, önceki Suriye anayasalarının belirttiği ve halkın da onayladığı ilkelerdir” şeklinde konuştu.
Açıklamasında, Esed rejiminin zaman çalmaya çalıştığını belirten el-Bahra, “Fazla vaktimiz yok. Suriye’de halkımız katlediliyor. Sürekli bir yıkım var. Halkımız çözümü için çalışmamız icap eden mağduriyetler yaşıyor” ifadelerini kullandı.
SMH temsilcilerinin belli bir takvim çerçevesinde Anayasa Komitesi Küçültülmüş Grubu’nun çalışmalarına katılmaya hazır olduğunun altını çizen el-Bahra, sözlerini, “Gördüğünüz gibi biz buradayız ama rejim heyeti oteline gitti. Çünkü yeni önerileri dinlemek için bir saat oturmaya bile tahammülü yok” cümleleriyle sonlandırdı.