Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR), Dünya Çocuk Günü münasebetiyle yayınladığı raporda, Suriye’de devrimin başladığı Mart 2011 tarihinden bu yana 28 bin çocuğun öldürüldüğünü bildirdi. Çocukların çoğunluğunun Esed rejimi ve müttefiki Rusya tarafından öldürüldüğünü belirterek, “Suriye’de çocuklar korunmadan istikrar sağlanamaz” yorumunu yaptı.
Ağın raporuna göre, Esed rejimi ve müttefikleri, Mart 2011 ile 20 Kasım 2018 tarihleri arasında düzenledikleri bombardımanlarda, 196’sı kimyasal saldırı sonucunda olmak üzere 22 bin 444 çocuğu katletti. Rejim güçleri tarafından kuşatma altında tutulan bölgelerde ise 301 çocuk açlık ve yetersiz tıbbi imkanlar nedeniyle yaşamını yitirdi.
Esed rejimi hapishanelerinde hala 3 bin 155 çocuğun tutulduğunu ve bu çocukların akıbetlerinin belirsiz olduğunu tespit edebildiğini belirten SNHR, aktivistlerin bu sayının daha fazla olduğunu aktardığını ifade etti.
SNHR, raporunda, Esed rejimine destek vermek için 30 Eylül 2015’te Suriye’ye yönelik askeri müdahale başlatan Rusya’nın bu tarihten beri düzenlediği bombardımanlarda 872 çocuğun öldüğünü kaydetti. Rapora göre, Rusya tarafından öldürülen çocukların 46’sı, Rus kuvvetleri tarafından düzenlenen misket bombası saldırılarında öldü.
Ağ, raporunda, ABD öncülüğündeki Uluslararası Koalisyon Güçleri tarafından öldürülen çocukların sayısına dair de bilgi verdi. Buna göre, koalisyon güçleri 24 Eylül 2013 tarihinde başlattığı askeri operasyonlarda 886 çocuğun ölümüne neden oldu. Bu süre içinde 24 okul koalisyon uçaklarının hedefi oldu.
Rapora göre, PYD terör örgütü, Kasım 2014’ten bu yana 167 çocuğu öldürürken, 588 çocuğu keyfi gerekçelerle alıkoyarak silah altına almak üzere gözaltı merkezlerine doldurdu. DEAŞ terör örgütü ise bu süre içinde 837 çocuğu öldürürken, 396 çocuğu da alı koydu. Bu çocukların akıbeti hala belirlenemedi.
Öte yandan, SNHR, Esed rejimi ve müttefiklerinin çocuklara yönelik katliam, işkence ve cinsel saldırı gibi suçlar işlediğine dikkat çektiği raporda, bu suçların uluslararası insan hakları kanunları ve Birleşmiş Milletler (BM) bildirgesinin yedinci maddesine göre insanlık suçu ve savaş suçu olduğunu vurguladı.