Suriye’de faaliyet gösteren 17 Sivil Toplum Kuruluşu (STK), “Deyr-i Zor Tavrımız” başlığıyla yayınladıkları ortak bildiride, Uluslararası Koalisyon Güçleri’ne, kent ve çevresinde yürüttüğü operasyonlarda insan haklarına saygıya öncelik vermesini talep etti.
Ağustos ayı başından, Eylül ayı sonuna kadarki sürede, Deyr-i Zor’un çeşitli bölgelerine yönelik düzenlenen saldırılarda, 329 sivilin öldürüldüğü vurgulanan bildiride, katliamların büyük çoğunluğundan Esed rejimi ve Rusya’nın sorumlu olduğu belirtildi.
Bildiride, “Deyr-i Zor kenti ve çevresine yönelik askeri operasyonlar, daha önce görülmemiş göçlere neden olmaktadır. Esed rejimi, Rusya ve Uluslararası Koalisyon tarafından düzenlenen hava bombardımanları sonucunda yüzlerce sivil hayatını kaybetmiştir” ifadeleri kullanıldı.
Deyr-i Zor kenti ve kent kırsalındaki kasaba ve beldelerin, DEAŞ terör örgütüne karşı başlatılan askeri operasyonlar nedeniyle zor günler geçirdiğine işaret edilen bildiride, “Fırat Nehri’nin güneyindeki köy ve kasabalar tamamen insansız bir hale gelmiştir. Bölgede kısmen ya da tamamen tahrip olan ev ve iş yerlerinin oranı yüzde 40’ı aşmıştır” cümlelerine yer verildi.
Bildiride, Uluslararası Koalisyon Güçleri ve müttefiklerinden, askeri operasyonlarda savaş kaidelerine uymaları, sivil ölümlerinin önüne geçilmesi için bütün önlemleri almaları ve sivil ölümlere sebep olan askeri operasyonlar hakkında şeffaf soruşturmalar açmaları talep edildi.
STK’lar, yayınladıkları bildiride, son olarak, şu ifadeleri kullandı;
“Deyr-i Zor’daki operasyonları yürüten kuvvetler çocukları hiçbir amaç için kullanmamalı ve sivillerin çatışma alanından çıkarılarak güvenli kamplara ulaştırılması için güvenli koridorlar oluşturmalıdır”
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK), Deyr-i Zor’daki askeri operasyonlara dair yayınladığı yazılı basın açıklamasında, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) ve BM Suriye Özel Temsilcisi Steffan De Mistura’ya, sorumluluklarını yüklenerek sivillerin korunması için gerekli icraatların yapması, katliamların durdurularak sorumlularını yargı önüne çıkarılması, teröre karşı savaşta güç birliği yapılması ve terörün yayılmasına sebep olan mihrakların ortaya çıkarılması çağrısını yinelemişti.
