Riyad toplantısında belirlenen Yüksek Müzakere Kurulu (YMK) Genel Koordinatörü Riyad Hicab, “Cenevre 3 müzakerelerine katılırsak, sadece tam yetkili geçiş hükümetinin göreve başlaması etrafında müzakere etmek için katılacağız” dedi.
Hicab, müzakerelerin Beşşar Esed’in ve rejiminin gitmesi anlamına gelen geçiş hükümetinin göreve başlaması ekseninde olmaması halinde muhalefetin asla müzakerelere katılmayacağını belirtti.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) tarafından alınan, sivil ve insani haklarla alakalı 2254 sayılı kararın 12 ve 13. maddelerinin uygulanmasının müzakere konusu edilemeyeceğini vurgulayan Hicab, söz konusu maddelerin siyasi şantaj konusu olmayacağını ifade etti.
Beşşar Esed’in, “Muhalefet Suriye halkını temsil etmiyor” şeklindeki sözlerine cevap veren Hicab, “Rusya ve İran’ın kuklasından ibaret olan Beşşar Esed’e göre muhalefet, Suriye halkını temsil etmiyorsa o zaman Suriye halkının temsilcisi kim?” diye sordu.
Hicab; Fua, Keferya ve Zebadani’de yapılan ateşkesin İran ve Ahrar el-Şam arasında yapıldığını ve rejimin bu ateşkeste hiçbir dahli olmadığını vurgulayarak, Esed’in egemenlikten bahsederken utanması gerektiğini savundu.
Suriye halkının karşı karşıya olduğu ateş çemberi üzerine de konuşan Hicab, saldırıların %90’nın Rusya, İran devrim muhafızları, Hizbullah ve Irak, Lübnan ve Afganistan gibi ülkelerden gelen mezhepçi militanlar tarafından yapıldığını belirterek, Esed rejiminin sahada hiçbir gücü olmadığına dikkati çekti. Esed’in Suriye’yi devlet olmaktan çıkardığını söyledi.
Rusya ve İran’ın, Suriye’deki demografik yapıyı değiştirme siyaseti güttüğünü aktaran Hicab, Esed’in kendi koltuğunu korumak amacıyla “Suriye, Suriye’yi koruyanlarındır” sözünden hareketle vatandaşlık kanununda değişiklik yaptığını dile getirdi. Bu değişiklikle Lübnan’dan ya da diğer yerlerden gelenlere Suriye vatandaşlığı verilmek istendiğini belirtti.
Suriye’deki silahlı devrimci güçlerle Özgür Suriye Ordusu (ÖSO)’nun birçok cephede savaşmak zorunda kaldığına işaret eden Hicab, “Suriye’de devrimcilerin savaşmak zorunda kaldığı birçok cephe var. Devrimciler bir cephede DAEŞ terör örgütüyle savaşırken, başka bir cephede İran devrim muhafızları, Hizbullah ve Irak, Afganistan ve Lübnan’dan gelen mezhepçi militanlara karşı savaşıyor. Bir diğer cephedeyse PYD militanlarına karşı mücadele veriyor” şeklinde konuştu.
Bütün bunlara rağmen silahlı muhalefetin son zamanlarda kaybettiği yerleri geri alacağından emin olduğunu belirten Hicab, “Yakında güzel şeyler göreceksiniz” dedi. Suriye halkının üzerine yağan ateşin, rejimin ele geçirdiği yerleri koruyabileceği anlamına gelmeyeceğini vurguladı.
Hicab, kuşatma altında bulunan bölgelerin yardım beklentisinın karşılanması hakkında açıklamalar yaparak şu ifadeleri kullandı;
“Münih ve Viyana grubu toplantıları, kuşatma altındaki 6 bölgede insani yardım faaliyetlerinin başlamasını kararlaştırdı. Sadece DAEŞ terör örgütünün kuşatması altında bulunan Deyr Ez Zor’a havadan yardım malzemeleri atılacak.”