Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Dış İlişkiler Kurulu, Suriye’de Covid-19 ile mücadele kapsamında uluslararası kampanya düzenlenmesi için Suriye Halkının Dostları ülkelerinin temsilcileriyle sanal bir toplantı tertip etti.
Toplantıya, Dış İlişkiler Kurulu Koordinatörü ve üyeleriyle, Anayasa Komitesi Ortak Başkanı Hadi el-Bahra’nın yanı sıra Suriye Geçici Hükümeti Sağlık Bakanı Dr. Maram el-Şeyh, Koordinasyon Destek Birimi Genel Müdürü Muhammed Hasnu ve Salgın Hastalıklar Erken Uyarı ve Müdahale Ağı Gözlem Koordinatörü Nasır el-Mehavaş katıldı.
Ayrıca toplantıya ABD, Avrupa Birliği, İngiltere, Almanya, Fransa ve Belçika’nın temsilcileri de katıldı.
Suriye’deki sağlık durumu üzerinde durulan toplantıda, özgürleştirilmiş bölgede birkaç vakanın cereyan etmesi üzerine Covid-19’la mücadelede etkili adımlar konuşuldu. Ayrıca virüsle mücadele için Sağlık Bakanlığı, Sağlık Grubu ve Dünya Sağlık Örgütünün kararlaştırdığı plan doğrultusunda ilerlenmesine vurgu yapıldı.
Sağlık Bakanı, özgürleştirilmiş bölgeler hakkında kısa bir bilgi vererek, şüpheli vakalar ve onlarla temas halinde olanlar için testler yapmaya devam ettiklerini, geçen perşembe gününe kadar 22 vaka tespit ettiklerini söyledi.
Sağlık Bakanlığı ile tüm bölgelerdeki Sağlık Müdürlükleri arasında ciddi bir koordinasyon olduğunu ve Bab ul-Hava Sınır Kapısı ve El-Bab şehrinde olmak üzere iki karantina merkezi kurduklarını belirtti.
Ayrıca Maram, bölgede enfekte vakaların sayısındaki artıştan dolayı büyük bir endişe olduğunu ve çoğalan vakaları önlemek için imkân ve araçların yetersiz olduğunu vurguladı.
SMDK Başkanı Dr. Nasır el-Hariri, Suriye halkına ve davasına destek veren, özellikle Covid-19’la mücadelede tıbbi ve insani yardımlarını esirgemeyen tüm devletlere teşekkürlerini iletti. Özgürleştirlmiş bölgelerdeki yüksek nüfus yoğunluğuna ve sağlık tesisleri ile kliniklerin zayıflığına değinen El-Hariri, Dünya Sağlık Örgütü ile koordineli olarak acil eylem planının desteklenmesi ve geliştirilmesi gerektiğini, özellikle içme suyuyla ilgili daha çok desteğe ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.
Covid-19 dahil ülkeyi etkileyen tüm krizlerin aşılabilmesinin tek yolu, 2254 sayılı karar ve Cenevre Bildirgesine uygun olarak siyasi bir geçişle, Suriye halkının özgürlüğü ve demokrasi isteklerinin yerine getirilmesiyle mümkün olacağını vurguladı. Ayrıca Suriye’de adalet ve barışın sürdürülebilmesinde, tutukluların serbest bırakılmasının adaletin temel taşı olduğuna inandığını ifade etti.
Rejim hapishanelerindeki esirlere dikkat çekilen toplantıda tüm esirlere acımasızca işkence edildiği, savunmasız, kalabalık ve oldukça kötü koşullarda tutuldukları doğrulandı.
Katılımcılar, uluslararası kararlara uyulması için rejime baskı yapılmasını ve Birleşmiş Milletler Özel Elçisi Pedersen aracılığıyla tutukluların serbest bırakılması çağrısında bulunmasını istediler. Ayrıca uluslararası kuruluşların, rejimin ait gözaltı merkezlerinde ve hapishanelerinde denetim yapmalarını talep ettiler.
Sahadaki son gelişmeleri gözden geçiren katılımcılar, Suriye Ulusal Ordusundaki askeri grupların şehir içindeki karargahlarını şehir dışına taşıma süreci değerlendirdi.
Ayrıca katılımcılar, siyasi düzeyde, Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi tarafından düzenlenmesi istenen üçüncü oturum için Anayasa Komitesindeki Müzakere Kurulu temsilcilerinin hazırlıkları hakkında görüştürler.
Büyükelçiler ve ülke temsilcileri, Suriye halkının haklarına sürekli desteklerini, kamplara insani ve tıbbi yardım sağlama konusunda devamlılıklarını ve siyasi süreci desteklediklerini dile getirdiler. Ayrıca Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi de çabalarıyla 2254 sayılı karara uygun olarak Anayasa Komitesinin çalışmaları neticesinde siyasi bir çözüme ulaşılacağını doğruladılar.