Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkan Yardımcısı Mustafa Evsu, Avrupa hükümetlerinden ya da diğer herhangi dost hükümetlerden beklentilerinin kabul ettikleri Suriyeli mülteci sayılarını artırmaları değil –kaldı ki bu durum Suriye’nin demografik yapısını değiştirmek isteyen ve bu yüzden tehcir politikası güden Esed ve molla rejiminin işine gelmektedir- Beşşar Esed ve cani grubunun ülkeden çıkarılması olduğunu söyledi. Evsu, bunun dünyanın dört bir yanından Suriye halkını çoluk çocuk, genç, kadın öldürmesi için paralı asker getiren rejim ve İranlı milislere boşaltılması anlamı taşıdığını ifade etti.
Evsu ayrıca Fransa’nın Esed rejiminin ve mezhep yanlısı milislerin terörünü görmezden gelerek mülteci sorununu IŞİD terör örgütüne bağlamasından duyduğu şaşkınlığı dile getirdi.
Evsu; ‘’Biz dünyaya şunu söylüyoruz, Suriye’de barış ancak Suriye’yi gerçek manada dini, ırki tüm kültürel oluşumlarıyla var eden halkın isteklerinin yerine gelmesiyle mümkündür. Dünya devrim sürecinde Esed rejiminin neler yaptığını gördü. Esed rejimi silahsız sivillere karşı ölüm adına, kimyasallarla, skud füzeleriyle, patlayıcı varil bombalarıyla yapılabilecek en kötü şeyleri yaptı. Üstüne üstelik etrafa dehşet saçan IŞİD, Fatimiler, Ebu Fadl el-Abbas ve Hizbullah terör grupları gibi bir çok grup üretti’’ dedi.
Evsu, Suriye’de barışın, suç düzeninin ortadan kalkarak, halkın onur ve özgürlük taleplerinin yerine getirilmesiyle sağlanabileceğini ifade etti.
Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande bugün yaptığı açıklamada, ülkesinin gelecek iki yılda 24 bin mülteciyi ülkesine kabul edileceğini duyurmuş, Avrupa’yı sarsan mülteci krizi için ise Paris’te bir kongre düzenleneceğini belirtmişti.
Öte yandan insan hakları savunucusu 100 kişinin imzasıyla bir bildiri yayımlanarak, Esed rejiminin suçlarına ve Suriye’den kaçan insanların uğradığı korkunç hak ihlallerine işaret edildi. Bildiride rejim tarafından sivil yerleşim birimlerine yönelik yapılan rasgele, keyfi saldırılar, varil bombaları ve kimyasal silah kullanımının şuana kadar 4 milyondan fazla Suriyelinin ülkeyi terketmesine, (BM Mülteciler Yüksek Komiserliği tarafından kayda alınan sayı) 6 milyon Suriyelinin ise ülke içinde yerlerini değiştirerek göç etmek zorunda kalmasına yol açtığı belirtildi.
Bildiride, işlenen bu korkunç ihlaller karşısında uluslararası toplumun kayda değer bir kınama dahi çıkarmayı beceremediği, Suriye topraklarındaki sivillerin himayesi adına güvenli bölge oluşturmayarak sahada da çözüm üretemediğine dikkati çekildi.