Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkan Yardımcısı Dima Musa, önceki gün Ankara’da, Ortadoğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM) tarafından düzenlenen “Moskova Mutabakatı Sonrası İdlib” başlıklı panele katıldı.
Musa, ayrıca, yine Ankara’da Türkiye Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen “Uluslararası İdlib Kongresi”ne de katıldı.
Konuşmalarında, Suriye’deki insani krizin çözülmesi için Türkiye ile Rusya tarafından varılan ateşkesin uygulanmasının önemine dikkat çeken Musa, ateşkes sonrası ilk icraat olarak mağdurlara insani yardım ulaştırılması gerektiğini dile getirdi.
İdlib ateşkesinin garanti altına alınmasını talep eden Musa, şunları söyledi;
“Sadece Suriyeliler olarak değil, bütün uluslararası toplum olarak siyasi çözüm sürecinde ciddiysek, ateşkesin mutlak bir şekilde uygulanmasını, ateşkesi ihlal edenlere karşı gereken adımların atılmasını ve Suriye’de bütün askeri faaliyetlerin durdurulmasını sağlamalıyız. Zira, Suriye ve bölgede kalıcı ve daimi çözümün tek yolu siyasi çözüm sürecidir.”
Suriye muhaleti olarak, 2254 sayılı uluslararası karar çerçevesindeki siyasi çözümün uygulanmasını istediklerini belirten Musa, “Bu da, siyasi çözümün içindeki güven inşa etmeyle ilgili maddeleri uygulamayı gerekli kılmaktadır. Bu maddeler, insani meseleleri, tutukluların serbest bırakılmasını ve kayıpların akıbetinin ortaya çıkarılmasını ön görmektedir” dedi.
Konuşmalarının bir bölümünü İdlib’deki insani krize ayıran Musa, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Bu kapsamda önümüzdeki Temmuz ayında süresi dolacak olan BM’nin Suriye’ye sınır ötesi insani yardımlara ilişkin 2501 sayılı kararının uzatılması gerekmektedir. Suriye’nin kuzeyinde yaşayan milyonlarca mültecinin tek umudu insani yardımlara Şam üzerinden değil direkt ulaşmaktır.”
Musa, Suriye’deki insani krizin çözümünün tek yolunun krizin ana sebebine yoğunlaşmak olduğunu ifade ettiği konuşmasında, “İnsani krizin ana sebebi Esed rejimi değil midir? Rejim, Suriyelileri kendi yönetimine mecbur etmek ve iktidarda kalmak için askeri yöntemleri kullanmaktadır. Ayrıca, siyasi çözüm için yapılan bütün çabalara katılmayı da reddetmektedir” cümlelerini kullandı.
Konuşmalarında, 6 Mart’ta Türkiye ve Rusya arasında imzalanan Moskova mütabakatını da değerlendiren SMDK Başkan Yardımcısı, “Bu mutabakat, kısa vadede memnuniyet verici bir adımdır. Ancak, mutabakatın devamı, göç dalgasının sona ermesi, mültecilerin evlerine dönüş çalışmalarının başlaması ve gerçek bir siyasi çözüme ulaşılmasını için uluslararası toplumun sorumluluk ve hassasiyetle çaba sarf etmesini gerektirmektedir” şeklinde konuştu.