Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşlerden Sorumlu Suriye Özel Temsilcisi Nejat Ruşdi, Suriye’de, sivilleri ve şehirlerin altyapılarını hedef alan saldırıların bir an önce durdurulmasını istedi. Bu saldırıların savaş suçu olduğunu vurguladı.
BM İnsani İşlerden sorumlu çalışma grubu, dün, İdlib ili, el-Hol ve el-Rekban mülteci kamplarındaki son duruma dair bir toplantı düzenledi. Toplantıda sonrası bir açıklama yapan Ruşdi, BM ekiplerinin Suriye’nin kuzeyindeki gerginliği azaltma bölgelerine yönelik vahşi saldırılara dair hazırladığı raporların sunumlarını dinlediğini ifade etti.
İdlib’de yaşayan 3 milyon sivilin acilen korunmaya ihtiyaç duyduğunu belirten Ruşdi, şiddetin durdurulmaması halinde insani dramların artacağına işaret ederek, gerginliği azaltma bölgelerine yönelik artan saldırılar sonucunda çok sayıda can kaybı yaşandığını ve binlerce sivilin göç ettiğini belirtti. Bu saldırıların savaş suçu olduğunu sözlerine ekledi.
Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke kenti yakınlarında bulunan el-Hol kampındaki duruma da değinen Ruşdi, “Kampta yaşayanlar korunmaya ve durumları için kalıcı bir çözüme ihtiyaç duyuyor” dedi.
El-Hol kampında yaşayan 72 bin mültecinin yüzde 91’inin kadınlardan oluştuğunu belirten Ruşdi, bunların yüzde 65’inin ise 12 yaş altı kız çocuklarından oluştuğunu dile getirdi.
Açıklamasında, Suriye’nin güneyindeki çöl arazisinde rejim ve Rus kuvvetlerinin kuşatması altında bulunan el-Rekban kampına da değinen Ruşdi, kampta yaşayan 29 bin sivilin zor şartlarda hayatta kalmaya çalıştığına dikkat çekti.
“El-Rekban kampında yaşanan temel gıda ve hizmet maddeleri eksikliği devam ediyor. Kampa hala insani yardım ulaştırılamıyor” ifadelerini kullanan Ruşdi, bütün ülkelere kampa acilen insani yardım ulaştırılması ve BM tarafından geçici barınma merkezlerine alınan ya da köylerine dönen mültecilerin korunması çağrısını yaptı.
Ruşdi, BM İnsani İşler Çalışma Grubu üyesi ülkelerine, verdikleri finans desteği sözlerini tutma çağrısı yaptığı açıklamasında, son olarak, “İnsani yardımlar, Suriye’de hayatta kalmak içindir. Orada ciddi ve somut adımlara ihtiyaç var. Bu yalnızca bir insani gereklilik değil, aynı zamanda bir sorumluluktur” şeklinde konuştu.
