ABD, Ortadoğu’da Irak savaşından sonra en büyük askeri yığınağını yaparken, Rusya, Suriye’nin Tartus limanından savaş gemilerini çekmeye başladı. Rus parlamento kaynakları, gemilerin güvenlik gerekçesiyle çekildiğini bildirdi.
Uluslararası medya, ABD’nin kimyasal silah kullanan Esed rejimine karşılık verme konusunda kararlı davranması üzerine Rusya’nın Esed rejimine desteğini sonlandırdığını iddia ederken, “Suriye, Esed sonrası aşamaya girdi” yorumlarını yaptı.
Rusya Temsilciler Meclisi Savunma Komitesi Başkanı Vladimir Shamanov, İnterfax haber ajansında yer alan açıklamasında, Rus savaş gemilerinin güvenlik gerekçesiyle Tartus limanından çekildiğini belirterek, “Saldırı tehditlerinin olduğu bir ortamda bu icraatlar normal” dedi. Kremlin tarafından yapılan açıklamada ise gerilimin daha fazla artırılmasından kaçınılması gerektiği ifade edilerek, Rus yetkililerin Beyaz Saray ile iletişim halinde olduğu kaydedildi.
Suriye’nin Lazkiye kentinin güneyinde Akdeniz kıyısında bulunan Tartus limanı, Hmeymin askeri üssünden sonra Rusya’nın Suriye’deki en büyük üssü konumunda. Rus kuvvetleri, Hmeymin askeri havaanlanının yanı sıra, Tartus üssünü de Esed rejimine askeri destek sağlamak için kullanıyor.
BBC tarafından yayınlanan habere göre, ABD’ye ait çok sayıda uçak gemisi Suriye’ye doğru hareket ediyor. Savaş gemileri çok sayıda yüksek tahrip gücüne sahip silah taşıyor.
Öte yandan, rejim güçleri tarafından Doğu Guta’dan tehcir edildikten sonra Suriye’nin kuzeyine ulaşan sivillerden kimyasal silah soruşturması için numuneler alındığı bildirildi. NBC kanalının ABD’li yetkililere dayanarak verdiği haberde, “Doğu Guta’lı sivillerden alınan numuneler kimyasal sinir gazı kullanıldığını doğruladığı” ifade edildi.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkan Yardımcısı Selva Aksoy, dün yaptığı açıklamada, Esed rejimine yönelik muhtemel askeri operasyonun Beşar Esed’i, bütün savaş suçlularını ve terörist İran milislerini hedef alması gerektiğini ifade etmişti.
Aksoy, en köklü çözümün rejimin sahneden silinmesi ve Cenevre 1 bildirgesi ile BMGK’nın 2254 sayılı kararı çerçevesinde bir siyasi geçiş sürecinin başlaması olduğunu kaydederek, muhtemel operasyonun Suriye halkına dokunmaması ve yeni bir işgale dönüşmemesi gerektiğini vurgulamıştı.